Examples of using "والد" in a sentence and their turkish translations:
Dan'ın babası düğüne katıldı.
o aynı bu katil olan babanın oğlu Kemal'di
Bob'un babası bir araba fabrikasında çalışıyor.
Dolayısıyla tek ebeveynli bir ailede büyüdüm.
O konuyu, bebeklerin nasıl yapıldığını çocuklarıyla konuşmaktan
onun yerine Vlad'ın kardeşi ve babasının katlinden sorumlu oalnlardan biri olan 3.Dan'ı getirmek isterler.
evet çünkü bu Donald Trump'ın babası Fred Trump
İbn Esad'ın oftalmoloji alanındaki çalışmalarını tamamlamak üzere Londra'ya gitmesiyle devam etti