Examples of using "مسلمون" in a sentence and their turkish translations:
Sami'nin anne-babası Müslüman.
Osmanlılar da müslüman
Müslümanlar da diğer insanlar gibidir; iyisi de vardır, kötüsü de.
Sami'nin birçok çalışanı Müslüman'dı.
Sami Moğolistan'da Müslüman olduğunu bilmiyordu.