Translation of "لك“" in Turkish

0.028 sec.

Examples of using "لك“" in a sentence and their turkish translations:

- لا، شكراً لك.
- لا, شكراً لك

Hayır, teşekkürler.

الخيار لك.

Tercih sizin.

لحظة لك.

kendinize bir an ayırın.

‫القرار لك.‬

Karar sizin.

‫الخيار لك.‬

Karar sizin.

‫شكراً لك.‬

Bu şansı değerlendirelim.

أيّها لك؟

Onlardan hangisi seninki?

شكراً لك

Teşekkürler.

هذا لك.

- Bu sizin için.
- Bu senin için.

تبّا لك.

- Siktir git!
- Lanet olası!
- Git kendini becer.

- ألم أقل لك؟
- ألم أقل لك ذلك؟

Size öyle söylemedim mi?

- سأترك القرار لك.
- سأترك القرار الأخير لك.

Kararı sana bırakacağım.

- لدي منها رسالة لك.
- عندي منها رسالة لك.

Sizin için ondan bir mesajım var.

- أتمنى لك يوماً طيباً.
- أتمنى لك يوماً لطيفاً.

İyi günler.

ثم سأعطيها لك."

koltuğunuzu bulduğunuzda veririm" dedim.

‫أقدم لك احترامي!‬

Saygılarımı sunuyorum!

‫حسناً، القرار لك.‬

Pekâlâ, karar sizin.

‫الأمر راجع لك.‬

Bu size bağlı.

أيمكنني الدفع لك؟

Ödeyebilir miyim?

‫تذكر، القرار لك.‬

Unutmayın, karar sizin.

‫تذكر، الاختيار لك.‬

Unutmayın, karar sizin.

لقد ذهبوا لك

Sizi gidiler sizi

نصيحتي لك أيضا

Size de tavsiyem

أترك القرار لك

kararı size bırakıyorum

ومنحت لك ثروتها.

ve size servetini verdim.

والتي سأوضحها لك

size şöyle açıklayabilirim;

أنی لك هذا ؟

- Bunu nerede aldın?
- Bunu nereden aldın?

سأجلبها لك غدا.

Yarın onu sana getireceğim.

- شكراً لك!
- شكراً!

- Teşekkür ederim!
- Teşekkürler!

تركت لك ملاحظة.

- Sana bir not bıraktım.
- Size bir not bıraktım.

لدي مفاجأة لك.

- Senin için bir sürprizim var.
- Sana bir sürprizim var.

هذه الهدية لك.

Bu sizin için bir hediye.

القرار لك الآن.

O senin kararın!

لا، شكراً لك.

Hayır, teşekkürler.

سيروق لك ذلك.

Bunu seveceksin.

- من الأفضل لك أن تذهب.
- من الأفضل لك الذهاب.

Gitsen iyi olur.

- شكراً جزيلاً لك يا دكتور.
- شكراً جزيلاً لك أيها الطبيب.

Çok teşekkür ederim, doktor.

- قلت لك ذلك من قبل!
- ألم أقل لك من قبل!

- Sana daha önce söyledim!
- Sana daha önce dedim!

- هل هذا الكتاب لك؟
- أهذا كتابك؟
- هل ذاك الكتاب لك؟

Bu kitap senin mi?

قد أكون أفضل صديق لك . وقد أكون أسوء عدو لك

Ben senin en iyi arkadaşın ya da en kötü düşmanın olabilirim.

شكرًا لك، أيها الغريب.

Teşekkürler, kibar yabancı.

شكراً لك يا "بيبي".

Sağ ol, Pepe. Sağ ol!

‫قرار صعب، القرار لك!‬

Zor karar, sizin kararınız!

‫لا تنس، القرار لك.‬

Unutmayın, karar sizin.

‫القرار لك، ولكن أسرع!‬

Bu sizin kararınız, ama çabuk olun!

‫القرار لك، كيف سنتصرف؟‬

Karar sizin, ne yapacağız?

‫الأمر كله راجع لك.‬

Bu tamamen size bağlı.

إذا سبق لك النزوح،

Eğer daha önce yerinizden edilmişseniz

جيد لك وجيد للمناخ.

lezzetli, bitkisel burgerler sunarak yapabiliriz.

أترك لك حرية التصرف

takdiri size bırakırım

ماذا أقول لك أكثر؟

daha ne diyebilirim ki ben size?

أترك الأمر لك لتقرر

bunun kararını size bırakıyorum

سيكون لي الأخير لك.

Sana son kez geleceğim.

سوف تظهر لك لي.

Sana benimkini göstereceğim.

أتمنى لك الشفاء العاجل.

İçtenlikle umuyorum ki yakında hastalığından iyileşeceksin.

سأعد لك بعض القهوة.

Sana biraz kahve hazırlayacağım.

هل هذه القبعة لك؟

Bu kep sana mı ait?

- شكراً لك!
- سلمت يداك!

- Teşekkür ederim!
- Teşekkürler!

هل هذا الكتاب لك؟

Şu senin kitabın mı?

توم آت لأجلك/لك

Tom sizin için geliyor.

هل تلك السيارة لك؟

O araba senin mi?

هل تلك الأشياء لك؟

Bunlar senin eşyaların mı?

- شكراً لك!
- شكراً لكَ.

- Teşekkür ederim!
- Teşekkür ederiz!
- Teşekkürler!
- Teşekkür ederim.

سأجلب لك الفاتورة حالًا.

Size faturayı hemen getireceğim.

لدي بعض الأسئلة لك.

Senin için bazı sorularım var.

أأشتري لك شرابا آخر؟

Sana bir içki daha alabilir miyim?

أنا بخير, شكرا لك

İyiyim, teşekkür ederim.

بعثتُه لك منذ يومين.

Onu sana iki gün önce gönderdim.

أهذا أول امتحان لك؟

Bu senin ilk sınavın mı?

فكر فيما قلته لك.

Sana söylediğim hakkında düşün.

هل أعادوا لك وظيفتك؟

- Onlar sana işini geri verdi mi?
- Onlar sana işini geri aldı mı?