Examples of using "لكنك" in a sentence and their turkish translations:
Ama sen orada değilsin.
Şimdiye kadar, müdahalemiz yeterliliğin yakınından dahi geçmedi.
ama söylemiyorsanız?
Ama sen bunları da önemsemeyeceksin bak keyfine
Heyecanlı ama aynı zamanda gerginsiniz
ama beni koklayarak tahmin edebilirsin.
ama bunu hiçbir yerde okuyamazsınız.
fakat anneye ve kız kardeşe küfür etmeyeceksin
Ama bu konudan bana hiç söz etmedin!
ama mutlaka çocukluğunuzdan şu sahneyi hatırlarsınız
CA: Çalışanlarına kendi tatil zamanlarını ayarlama izni verdin
Ama aşılmaz bir çizginin varlığını fark ediyorsun.
Hatırlayalım, piyango kazanmak istiyor ama bunu beklemiyordun.
ama mahvettin. Düzeltilemeyecek kadar mı mahvettin?
ama sen bunları umursama ama çocuğun ders dinlemeye gelince vay benim çocuğumu kayıt ederler
ama ona ulaşabileceğinden emin olmadığın için geri duruyorsun.