Examples of using "لكل" in a sentence and their turkish translations:
bütün insanlığın atası olarak görmek.
Her şeyin bir son kullanma tarihi var,
İşlenebilir. Çalışılabilir.
Herkesin zayıf noktaları vardır.
Belki de tüm kıtaları gezmeyi hayal etmiştiniz.
gidebileceğim birçok okul var.
ve sebebini bulabilmek için birçok uzmana gitmiştim.
Sabah olunca tüm avcılar onları görebilir.
Her şeye bağış yapan halkımız
Bitirirken şunu söyleyeyim. Her karakterin bir hikâyesi vardır.
zenginler için bir tane ve diğer herkes için bir tane.
Bu değişikliklerin en önemli anahtarı nöroplastisitedir.
Evrende sahip olduğumuza inandığımız tüm öneme rağmen,
Tüm bu yatırımcılarla konuşma sürecinde,
her biri 643 km uzunluğunda olan
Bunun anlamı bir dış gezegenin her iki yörüngesi için
Yani her 600.000 insan için tek bir cerrah.
ağalık düzeni olmazsa olmazlardan zaten ağalık düzenine neredeyse her filminde eleştiri var
her gezegenin kendine ait bir çekim kuvveti olduğu için
Bütün hayatın boyunca bir barmen olmak ister misin?
ve her birinde 40 binden fazla ürün var.
Her bir dişi 100'ün üzerinde yavru doğurabilir.
Kanyon'un kıyısına gelen her beş milyon insandan
Eğer beyin hücrelerinin her birine bir tını ekleseydiniz,
düzenekten çıkan her bilyenin pozisyon ve açısını kaydedebiliriz.
Her bir adama Roma zırhı, bronz miğfer ve oval Skutüm kalkanı temin ediliyor.
Dünyanın tüm ülkelerindeki net kalori boşluklarını gösteriyor.
Siz de bu dev hediyeye sahipsini: Hayat,
Turist danışma merkezi isteyen herkese bir şehir haritası verdi.
Her şahıs tek başına veya başkalarıyla birlikte mal ve mülk sahibi olma hakkına sahiptir.
Amaç sende olana ihtiyacı olanlarla ticaret yapmak değil.
Her bir yarasa her gece vücut ağırlığı kadar kan içebilir.
Donuk geceden sağ çıkan tüm hayvanlar için müjdeli bir değişimdir bu.
Her şahıs saldırısız toplanma ve dernek kurma ve derneğe katılma serbestisine maliktir.
Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit iş karşılığında eşit ücrete hakkı vardır.
Gerçekten buna inanıyorum ve bir yazarın dediği gibi,
Her ambulans ve her hastane inmenin türünü anlayarak
Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.
30 yıl önce ise cinayet oranı yüz binde 8,5'ti,
"Basit bir özel benden daha mutludur," diye şikayet etti Berthier, "Tüm bu iş yüzünden ölüyorum."
Her şahıs memleketin kamu hizmetlerine eşitlikle girme hakkını haizdir.
Şehirlerimizin her türden vahşi yaşama yuva olduğu bir gelecek. Sadece geceleri değil, aynı zamanda... ...gündüzleri de.
Her evin bir bahçesi vardı.
Herkesin yarattığı, her türlü bilim, edebiyat veya sanat eserlerinden mütevellit manevi ve maddi menfaatlerin korunmasına hakkı vardır.
Ve tüm ihtimallere hazır olmalıyım. Aylaklık edemem. Her şey içgüdüsel olmalı.
Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır.
Her şahsın dinlenmeye, eğlenmeye, bilhassa çalışma müddetinin makul surette sınırlandırılmasına ve muayyen devrelerde ücretli tatillere hakkı vardır.
Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.
Her ferdin fikir ve fikirlerini açıklamak hürriyetine hakkı vardır. Bu hak fikirlerinden ötürü rahatsız edilmemek, memleket sınırları mevzubahis olmaksızın malümat ve fikirleri her vasıta ile aramak, elde etmek veya yaymak hakkını içerir.
Herkesin, fikir, vicdan ve din hürriyeti hakkı vardır; bu hak, din veya kanaat değiştirmek hürriyeti, dinini veya kanaatini tek başına veya topluca, açık olarak veya özel surette, öğretim, tatbikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hürriyetini içerir.
Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.
Her şahsın öğrenim hakkı vardır. Öğrenim hiç olmazsa ilk ve temel safhalarında parasızdır. İlk öğretim mecburidir. Teknik ve mesleki öğretimden herkes istifade edebilmelidir. Yüksek öğretim, liyakatlerine göre herkese tam eşitlikle açık olmalıdır.
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.