Translation of "تاريخ" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "تاريخ" in a sentence and their turkish translations:

لكل شيء تاريخ صلاحية،

Her şeyin bir son kullanma tarihi var,

لتمديد تاريخ انتهاء كوكبنا.

kaynaklarımızı daha verimli kullanmaya ihtiyacımız var.

وحدث غير تاريخ العالم

ve dünya tarihini değiştiren bir olay

ما هو تاريخ ميلادك؟

Doğum tarihin ne?

وطوال تاريخ "صندق برونكس للحرية"،

Bronx Özgürlük Fonu tarihi boyunca

توم يقوم بقرآءة كتاب تاريخ.

Tom bir tarih kitabı okuyor.

نتشارك تاريخ .. اسمكِ ينبأ بالكثير

Birlikte bir geçmişimiz var, adın çok umut verici

وبينما كنت أتتبع تاريخ الدورة الكربونية

Jeolojik zamandan günümüze kadar

أنت ممارس عتيد لـ "تاريخ الهويك"،

Whig tarihini devam ettiriyorsunuz,

إن تاريخ الجراحة مليء بالاكتشافات المذهلة

Cerrahinin tarihi günümüz cerrahlarına

وقع أكبر انفجار في تاريخ العالم

dünya tarihinin en büyük patlaması meydana geldi

كان لدى سامي تاريخ مع الاكتئاب.

Sami'nin bir depresyon öyküsü vardı.

تخصصي هو تاريخ أوروبا في العصور الوسطى.

Esas branşım orta çağ Avrupa tarihidir.

لذلك ال 200 عام الماضيين من تاريخ العالم

Son 200 yıllık dünya tarihi

تاريخ وديان "ساوث ويلز" هو المحاربة من أجل الحقوق.

Güney Galler Vadileri tarihinde bir hak savaşı var.

وهذا أكثر من أي شخص في تاريخ تسلق الجبل.

Everest'in tarihinde bunu ondan fazla başarabilmiş kimse yoktur.

إن تاريخ المستقبل بشكل أساسي يبدو كما يدل المصطلح عليه.

Gelecek tarihi anlaşıldığı gibi.

وبشكل أساسي فإن هذا يعني أن كل تاريخ علاقاتك السابقة

Kısacası tüm flört geçmişiniz

لم يكن تاريخ انتهاء الصلاحية بسبب الطريقة التي استخدمها طويلاً

Kullandığı yöntemden kaynaklı son kullanma tarihi çokta uzun olmadı

الرجل الذي ليس خريجًا جامعيًا هو الذي شكل تاريخ العالم

Üniversite mezunu bile olmayan bir adam dünya tarihine yön verdi

البروفيسور توم شيبي خبير في تاريخ الفايكنج وأدب العصور الوسطى.

Profesör Tom Shippey, Viking tarihi ve ortaçağ edebiyatı konusunda uzmandır.

تأتي الأساطير حول King Hrolf من فترة مضطربة من تاريخ أوروبا ، تُعرف

Kral Hrolf hakkındaki efsaneler, geleneksel olarak 'Karanlık Çağlar' olarak bilinen

لكن الشيء الوحيد الذي نعرفه هو أننا لا نعرف سوى القليل جدًا عن تاريخ البشرية

fakat bildiğimiz bir şey var o da insanlık tarihi hakkında çok az şey bildiğimizdir