Examples of using "بينهما" in a sentence and their turkish translations:
Arada kar var abi. Ekmeği de biz yiyelim.
Bu ikisi arasındaki farkı açıklayamam.
Herhangi bir bağlantı olup olmadığını merak ediyorum.
Aralarındaki bağlantı genellikle göz ardı ediliyor
ve ikisi arasındaki ilişki daha çok tek yönlü hale geldi.
Onlar çok benzer gözüküyor. Kimin kim olduğunu bilmiyorum.
Matarayı oradan geçirip sıkacağım ve buraya basitçe gömeceğim.
aralarındaki çatışmayı sona erdirmek için müzakereler yürütmeye yönelik uluslararası girişimlerin ortasında
aralarında davalık durum kalmamıştı fakat mahkeme bitmiyordu bir türlü
Yani tamamen arada kalmış ne olduğu belli olamayan bir durum var ortada
aralarında karşılıklı saygı ve sadakate dayalı özel bir bağ kuruldu
Ben buraya dünyada Birleşik Devletler ve Müslümanlar arasında yeni bir başlangıç noktası aramak için geldim; biri karşılıklı ilgi ve karşılıklı saygıya dayalı; biri Amerika ve Müslümanın münhasır olmadığı ve rekabet içinde olması gerekmeyen gerçeğine dayalı.Bunun yerine onlar örtüşürler ve ortak prensipleri paylaşırlar - adalet ve ilerleme prensipleri tüm insanların hoşgörü ve haysiyeti.