Translation of "البقية" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "البقية" in a sentence and their turkish translations:

و البقية

ve geriye kalan

أما البقية يطلق عليها خلايا المايكروبايوم.

mikrobiyom denilen şey.

‫وجدنا 72 حيواناً تتفوق على البقية.‬

Diğerlerinden üstün olan 72 hayvanı bulduk.

بينما تم فدية أو استعباد البقية.

bu tutuklulardan bazıları rehin alındı ​​ve bazıları köleleştirildi.

كان هناك طفل في الصف أكبر من البقية.

Sınıfta diğerlerinden biraz daha büyük bir çocuk vardı,

‫ضخامة حجم الذكر العجوز‬ ‫تعني أنه أقل مرونة من البقية.‬

Yaşlı erkek fazla iri olduğu için geri kalan herkesten daha yavaş.

‫لكن بالنسبة إلى البقية،‬ ‫فإن الاختبارات لا تزال في بدايتها.‬

Ama başkaları için... ...zorluklar daha yeni başlıyor.

فيها مرتفعٌ عن البقية اذ قدر عام 2020 باكثر من

sağladığı kolaylıklara ek olarak kişi başına 70 bin doların

التراجع مرة أخرى نحو خط المشاة، بينما تراجع البقية نحو الأجنحة.

Piyadelere doğru çekildiler, diğerleriyse cinahlara doğru çekildi.