Examples of using "وجهه" in a sentence and their turkish translations:
Onun yüzüne tokat attım.
Yüzü bembeyaz olmuştu.
Tom'un yüzünde bir yara izi vardır.
- Tom yüzüstü yere kapaklandı.
- Tom yüzünün üzerine düştü.
- Tom yüzüstü yere yapıştı.
- Tom yüzükoyun yere kapaklandı.
- Tom yeri öptü.
- Tom eline yüzüne bulaştırdı.
Korkudan beti benzi attı.
Tom yüzünü ve ellerini yıkadı.
Hazır olduğunu göstermek için yüzü beyaza dönüyor.
Onun yüzünü tokatladı.
elleri ayakları titriyor, yüzü kızarıyor, kalbi çarpıyor.
Yüzü çok gülüyor, ama bu anlık bir mutluluk. Bu değil.
ulan face e de koyma o zaman. Whatsapp tan da atma o zaman