Translation of "Kasabayı" in Spanish

Sana kasabayı gezdireceğim.

Te enseñaré la ciudad.

Bir nehir kasabayı bölüyor.

Un río divide la ciudad.

Bu kasabayı nasıl buluyorsun?

¿Qué le parece esta ciudad?

Ordu kasabayı düşmana bıraktı.

- El ejército cedió el pueblo al enemigo.
- El ejército le dejó el pueblo al enemigo.

Bu kasabayı terk ediyorum.

Me voy de esta ciudad.

Ben kasabayı harita üzerinde belirledim.

Encontré la ciudad en el mapa.

Bana kasabayı gezdirecek kadar kibardı.

Ella fue tan amable de mostrarme la ciudad.

Sıkıldım bu yüzden kasabayı dolaştım.

Estaba aburrido así que di vueltas por la ciudad.

Onun doğduğu kasabayı biliyor musun?

¿Sabes en qué ciudad nació?

O, bu kasabayı oldukça iyi bilir.

Él conoce esta ciudad a fondo.

Katalonya'daki küçük bir kasabayı ziyaret ettim.

Visité un pequeño pueblo en Cataluña.

Bu öğleden sonra sana kasabayı gezdireyim.

Te daré una vuelta por la ciudad esta tarde para enseñártela.

Peki ya şunu söyleseydim: “Şuradaki kasabayı görüyorsunuz.

Y si les hubiera dicho: "¿Ven ese pueblo allá?

Onun kasabayı aniden terk etmesinin nedeni hala bir sır.

Por qué él dejó la ciudad tan de repente sigue siendo un misterio.

Mary'nin kasabayı terk ettiğini ona söylediğimde, Tom gerçekten şaşırmış görünüyordu.

Tom se veía genuinamente sorprendido cuando le dije que Mary se había ido de la ciudad.

- Deprem kasabayı yerle bir etti.
- Deprem kenti yerle bir etti.

El terremoto tiró abajo la ciudad.