Translation of "Kabuğu" in Spanish

0.013 sec.

Examples of using "Kabuğu" in a sentence and their spanish translations:

Bir muz kabuğu evreninde yaşıyoruz

Vivimos en un universo de cáscara de plátano,

Bir salyangozun kabuğu şeklen spiraldir.

La concha de un caracol tiene forma de espiral.

Ağaç kabuğu hemen yandı, oldukça yanıcı.

Esa corteza sí que arde. Es muy inflamable.

Koruyucu kabuğu sayesinde aralarından geçmeyi başarıyor.

Gracias a su caparazón protector, logra pasar.

Yer kabuğu hareketli bir şekilde yüzebiliyor

la corteza terrestre puede nadar en movimiento

Tom bir muz kabuğu üstünde kaydı.

Tom se resbaló con una cáscara de plátano.

Bu ağaç kabuğu hemen yandı. Çok yanıcı!

Esa corteza sí que arde. Es muy inflamable.

Elimde olan şey fosil bir deniz kabuğu.

Lo que tengo en mi mano es una concha endurecida.

Onun en dış çevresini ise yer kabuğu çevreliyor

la corteza exterior está rodeada por la corteza terrestre

Kabuğu delip aynı bir yılan gibi içeri zehir bırakıyor

y luego lanzar veneno, como una serpiente,

Bu yer kabuğu o akışkan olan magmanın üzerinde bildiğimiz yüzüyor

esta corteza terrestre está flotando en ese magma fluido tal como lo conocemos

Burada duralım. Bu yüzen yer kabuğu da çarpışıyor mu yoksa?

Paremos aquí. ¿Esta corteza terrestre flotante también choca?

Ağaç kabuğu daha iyi bir seçim olurdu. Geri dönmemiz lazım, hadi.

La corteza de abedul era una mejor opción. Tenemos que salir. Vamos.

Özellikle balıkçılar bir eklem gibi iki kabuğu bir arada tutan organları

Los pescadores tienen un particular interés en sus músculos aductores,