Translation of "Başlamıştı" in Russian

0.004 sec.

Examples of using "Başlamıştı" in a sentence and their russian translations:

Çalışmalar başlamıştı

Работа началась

Korkmaya başlamıştı.

Ему начало становиться страшно.

Yağmur yağmaya başlamıştı.

Начался дождь.

1812 Savaşı başlamıştı.

Началась война 1812 года.

Her şey böyle başlamıştı.

- Так всё начиналось.
- Так всё и началось.

Sanırım Tom zaten başlamıştı.

Думаю, Том уже начал.

Leyla aklını kaybetmeye başlamıştı.

Лайла начала терять разум.

- Salona gittiğimizde, konser çoktan başlamıştı.
- Salona girdiğimizde konser çoktan başlamıştı.

Когда мы пришли в зал, концерт уже начался.

Her şey garaj da başlamıştı

Все началось в гараже

Ve Bennigsen Dresden'den yürüyüşe başlamıştı.

и что Беннигсен также шел от Дрезден.

Onlar bizden daha erken başlamıştı.

Они начали раньше нас.

Perde kalktı ve performans başlamıştı.

Занавес поднялся, и представление началось.

Stada vardığımızda maç çoktan başlamıştı.

Когда мы прибыли на стадион, игра уже началась.

Fransız ve Hint Savaşı başlamıştı.

Франко-индейская война началась.

Dinlenmeden yürüme kısa sürede etkisini göstermeye başlamıştı.

Безжалостный марш начал быстро утомлять людей и лошадей.

O gün soğuktu ve dahası yağmur başlamıştı.

- Мало того, что в тот день было холодно, так еще и дождь пошел.
- В тот день было холодно, да ещё и дождь пошёл.

- Şüphelenmeye başlamıştım.
- Kafamda soru işaretleri oluşmaya başlamıştı.

- Я начал сомневаться.
- У меня начинали появляться сомнения.

Birisi kapıyı çaldığında, o tam kitabı okumaya başlamıştı.

Она только начала читать книгу, как в дверь кто-то постучал.

Ali daha ilkokulu bitirmeden kamışa su yürümeye başlamıştı.

До окончания начальной школы, у Али начала возникать эрекция.

- Su hacmi küçülmeye başladı.
- Su miktarı giderek azalmaya başlamıştı.

Объём воды начал уменьшаться.

Bu muhtemelen iyi olur, yukarıda hava hava çok ısınmaya başlamıştı.

Наверное, это верно, ведь становится действительно жарко здесь наверху.

Deniz blokajları kıtlığa neden olmaya başlamıştı. Avrupa'da yiyecek ve yakıt ...

Морские блокады начали вызывать нехватку продовольствия и топлива по всей Европе ...

Öğleden sonra 4.00'te stadyuma geldim ama maç zaten başlamıştı.

Я приехал на стадион в 16:00, но игра уже началась.

- Tom içinde bulunduğu sinirli hâlden biraz çıkmıştı bile.
- Tom birazcık sakinlemeye başlamıştı bile.

Том уже немного остыл от гнева.

Alice nehir kıyısında kız kardeşinin yanında oturmaktan sıkılmaya başlamıştı ve yapacak da bir şeyi olmadığından bir iki kez kız kardeşinin okuduğu kitaba çaktırmadan bakıverdi fakat kitapta resim ya da diyalog yoktu, Alice de "resimsiz ve diyalogsuz bir kitap ne işe yarar" diye kendi kendine düşündü.

Алиса начала очень скучать: она сидела рядом с сестрой на берегу и ничего не делала. Раза два она заглянула в книгу, которую читала ее сестра, но там не было ни картинок, ни разговоров. «И что за польза от книги, — подумала она, — в которой нет разговоров или картинок?»