Translation of "Yaklaştı" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Yaklaştı" in a sentence and their portuguese translations:

Noel yaklaştı.

O Natal estava chegando.

Tom yaklaştı.

Tom veio sozinho.

O, istasyona yaklaştı.

Aproximou-se da estação.

Patricia eve yaklaştı.

A Patricia se aproximou da casa.

O, kapıya yaklaştı.

Ele se aproximou da porta.

Tom otuza yaklaştı.

Tom está chegando aos trinta.

Tom kazanmaya yaklaştı.

Tom chegou perto de ganhar.

Teknemiz küçük bir adaya yaklaştı.

O nosso barco se aproximou da pequena ilha.

Tom Mary'ye doğru biraz yaklaştı.

Tom se aproximou um pouco de Mary.

O, kitap okuyan bir çocuğa yaklaştı.

Ele se aproximou do garoto lendo um livro.

Hayalet yavaş yavaş, ciddi, sessizce yaklaştı.

Devagar, solene e silenciosamente, o Fantasma se aproximou.

O yaklaştı ve dizlerinin üzerine düştü.

Ele aproximou-se e ajoelhou-se.

Devasa bir köpek balığı aniden yanına yaklaştı.

... gravado na memória, um tubarão enorme a aproximar-se dele de repente.

O, ödülü kazanmadı, ama ona çok yaklaştı.

Ele não ganhou o prêmio, mas chegou perto.

Kalkanıyla yaklaştı ve saldırırsa diye kalkanını havada tuttu.

Aproxima-se com um escudo, para o caso de atacar, e ergue o escudo.

Tom korumanın arkasına sinsice yaklaştı ve onu İngiliz anahtarıyla dövdü.

Tom esgueirou-se por trás do guarda e o golpeou com uma chave inglesa.

Luisa gözyaşlarına boğulduğunda, yalnızca onun en iyi arkadaşı onu teselli etmek için yaklaştı.

Quando Luísa caiu em prantos, somente sua melhor amiga aproximou-se para consolá-la.