Translation of "Kırsal" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Kırsal" in a sentence and their portuguese translations:

Kırsal bölge güzeldir.

O campo é belo.

Kırsal bir alanda yaşıyorum.

Eu moro na zona rural.

Kırsal bölgeyi görmek istiyorum.

Eu quero ver a zona rural.

Kırsal bölgede hiç eğlence yoktur.

Não há entretenimento na zona rural.

Hiç kırsal alanda yaşadın mı?

Você já morou numa área rural?

Tom kırsal bir alanda yaşıyor.

Tom mora numa área rural.

Kırsal kesimlerde sadece kendilerini sefil yoksulluktan

essas aldeias rurais ficam apenas com idosos,

Kırsal hayatın bütün olağan zorlukları bir yana,

Junto com todas as dificuldades comuns da vida rural,

O kırsal bir yerde tek başına yaşadı.

Ele morava sozinho na zona rural.

Ben kırsal alanda yaşamayı şehirde yaşamaya tercih ederim.

- Eu prefiro morar no campo do que morar numa cidade.
- Eu prefiro morar no campo a morar na cidade.

Tom'un niçin kırsal alanda yaşamayı tercih ettiğini düşünüyorsun?

Por que é que você pensa que o Tom prefere a vida rural?

Çin'in kırsal kesimlerinde arkada bırakılmış 60 milyon çocuk var

Há 60 milhões de crianças deixadas para trás na região rural da China.

Sanırım kırsal yaşam bazı bakımlardan şehir yaşamından daha üstündür.

Penso que em alguns aspectos a vida no campo é superior à vida na cidade.

Kırsal bölgelerde ise az önce de belirtmiştik birazcık farklılık var

Nas áreas rurais, já mencionamos uma pequena diferença

Fakat daha kırsal bölgelerde yine eski Türk adetleri devam ediyor

No entanto, os velhos costumes turcos continuam em áreas mais rurais.

Şehir hayatı ve kırsal hayat arasında büyük bir tezat var.

- É grande o contraste entre a vida na cidade e a vida no campo.
- Há um grande contraste entre vida na cidade e vida no campo.

- Köy hayatı şehir hayatından daha sağlıklıdır.
- Kırsal yaşam kent yaşamından daha sağlıklıdır.

A vida no campo é mais saudável que a vida na cidade.