Translation of "özgürlüğü" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "özgürlüğü" in a sentence and their portuguese translations:

Özgürlüğü seviyorum.

Gosto de liberdade.

Basın özgürlüğü ilerliyor.

A liberdade de imprensa está avançando.

İnsanlar özgürlüğü sever.

As pessoas amam a liberdade.

İfade özgürlüğü nedir?

O que é liberdade de expressão?

Para özgürlüğü satın alamaz.

O dinheiro não pode comprar a liberdade.

Ömrüm boyunca özgürlüğü sevdim.

Eu amei a liberdade por toda a minha vida.

- Kadınların özgürlüğü hareketinde yer aldı.
- Kadınların özgürlüğü hareketinde bir rol oynadı.

Ela desempenhou um papel no movimento de libertação feminina.

Onlar din özgürlüğü için savaştılar.

- Eles lutaram pela liberdade de religião.
- Eles lutaram pela liberdade religiosa.

Bana özgürlüğü mü anlatmak istedin?

Você queria falar comigo sobre liberdade?

Bu ülkede din özgürlüğü yok.

Não há liberdade de religião neste país.

İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.

A liberdade de expressão era estritamente limitada.

Konuşma özgürlüğü bazı ülkelerde kısıtlıdır.

A liberdade de expressão é restrita em alguns países.

Tom'un çok fazla özgürlüğü yoktur.

Tom não tem muita liberdade.

- Tutuklu serbest bırakıldı.
- Tutukluya özgürlüğü verildi.

O prisioneiro foi libertado.

ABD'de din özgürlüğü Haklar Bildirisinin teminatlarından biridir.

Nos EUA, liberdade de religião é uma das garantias da Declaração de Direitos.