Translation of "'bilgi'" in Portuguese

0.039 sec.

Examples of using "'bilgi'" in a sentence and their portuguese translations:

Bilgi güçtür.

- Saber é poder.
- Conhecimento é poder.

Kesin bilgi yayalım

Vamos espalhar a informação exata

Sonunda, bilgi aldık.

- No fim, conseguimos a informação.
- Enfim, a informação chegou em nossas mãos.

Bilgi çoğunlukla yanlıştır.

Os dados são geralmente imprecisos.

Bilgi için teşekkürler.

Obrigado pela informação.

Bu bilgi yanlış.

Esta informação está incorreta.

Bu yararlı bilgi.

É uma informação útil.

Bilgi kaynakların neler?

Quais são as suas fontes de informação?

Bilgi beni besliyor.

O conhecimento me alimenta.

Kitaplar bilgi kaynaklarıdır.

Os livros são fontes de conhecimento.

Polis bilgi vermiyor.

A polícia está a reter informações.

- Ayrıntılı bilgi için tıklayınız.
- Ayrıntılı bilgi için burayı tıklayın.

Clique aqui para os detalhes.

Bilgi için teşekkür ederim.

Obrigado pela informação.

Daha fazla bilgi istiyoruz.

Nós queremos mais informações.

Bize faydalı bilgi verdi.

Ele nos deu conhecimento útil.

O, ilginç bir bilgi.

Essa é uma informação interessante.

Daha fazla bilgi istiyorum.

Quero mais informações.

Bilgi en büyük hedeftir.

A sabedoria é a meta suprema.

Tom biraz bilgi istiyor.

O Tom quer umas informações.

Çok bilgi talep ettiler.

Eles pediram mais informações.

Ek bilgi mevcut değildi.

Nenhuma informação adicional estava disponível.

O bilgi doğru değil.

Essa informação não é correta.

Biz bilgi toplamak zorundayız.

- Temos que coletar informações.
- Temos que levantar informações.

- Dünyayı değiştiren iletişimdir, bilgi değil.
- Dünyayı değiştiren bilgi değil iletişimdir.

O que modifica o mundo é comunicação, não informação.

Klasiklerle ilgili birkaç iç bilgi.

vou dar alguns "spoilers" sobre filmes clássicos.

Bana verdiğin bilgi az kullanılır.

- A informação que me deste é de pouca ajuda.
- A informação que você me deu é de pouca ajuda.

Moteller hakkında biraz bilgi istiyorum.

- Eu gostaria de informações a respeito de motéis.
- Eu gostaria de informações sobre motéis.

İlginç bir bilgi buldun mu?

Você encontrou alguma informação interessante?

Radyo, kaza hakkında bilgi vermedi.

A rádio não informou sobre o acidente.

Tom daha çok bilgi kazanmalı.

O Tom precisa obter mais conhecimento.

Bilgi vermiyorsanız ciddi sonuçlar doğurabilir.

Se você estiver omitindo alguma informação, as consequências poderão ser graves.

Size biraz yararlı bilgi verebilirim.

Eu posso te dar úteis informações.

Maalesef bu bilgi güvenilir değil.

- Eu tenho medo que esses dados não sejam confiáveis.
- Tenho medo que esses dados não sejam confiáveis.

Bana bilgi verebilmen için geldim.

Vim para que você possa me informar.

Televizyonda favori bilgi yarışmanız nedir?

Qual é o seu jogo de perguntas e respostas favorito na TV?

Bu çok yararlı bir bilgi.

Essa é uma informação muito útil.

- Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
- Daha fazla bilgi için burayı tıklayın.

Clique aqui para mais detalhes.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın

Não tenha idéias sem conhecimento

O yüzden bilgi sahibi olun ki

então seja informado

Lütfen bize daha fazla bilgi gönderin.

Por favor, nos mande mais informação.

Yeni bilgisayarların hakkında biraz bilgi istiyorum.

Eu queria umas informações sobre os seus novos computadores.

Perry Drake'den bilgi almaya karar verdi.

Perry decidiu obter informação de Drake.

O, yararlı bir bilgi parçası değil.

Essa informação não é muito útil.

Bilgi için sana peşinen teşekkür ederim.

Eu gostaria de agradecer a você antecipadamente pela informação.

Bizim ürünlerimiz hakkında bilgi eklememiz gerekiyordu.

Precisamos adicionar informações sobre nossos produtos.

Ürünlerimiz hakkında bilgi ilave etmemiz gerekiyor.

Precisamos adicionar informações sobre nossos produtos.

O bilgi için size teşekkür ederim.

Obrigado pela informação.

Sadece konuşmalarının yüzde 25'ini bilgi aktarmaya

passam somente 25% da palestra falando sobre fatos

Bu tamamen beceri, bilgi ve riskle ilgili.

Pense nas suas capacidades, conhecimento e no risco.

Bir ilginç bilgi daha aktarayım yarasalarla ilgili

deixe-me dar mais uma informação interessante sobre morcegos

Google İnternet kullanıcılarının oluşturduğu bilgi ve belgeleri

Informações e documentos criados pelos usuários da Internet no Google

O, Fransa'nın modern tarihi hakkında bilgi sahibidir.

Ele sabe sobre a história moderna da França.

İspiyoncu hakkında herhangi bir bilgi ifşa edemem.

Não posso revelar nenhuma informação sobre o informante.

Tom Mary'ye herhangi bir bilgi vermeyi reddetti.

- Tom se recusou a dar informações a Mary.
- Tom se recusou a dar qualquer informação para a Mary.

O konuda daha fazla bilgi edinmek istiyorum.

Gostaria de saber mais.

Daha fazla bilgi için, bizimle temasa geçin.

Para mais informação, entre em contato conosco.

Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçin.

Para mais informação, entre em contato conosco.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edin.

Para mais informações, visite o nosso site.

Bazen sorular bize cevaplardan daha fazla bilgi sağlar.

Às vezes, perguntas nos fornecem mais informações do que respostas.

İnternet aynı zamanda 1990'larda bilgi otobanı olarak adlandırıldı.

A internet foi apelidada de super-rodovia da informação nos anos 90.

Bir şey öğrendiğinizde ya bu bilgi kesin doğrudur deyip bunu

Quando você aprende algo, pode dizer que esta informação está absolutamente correta.

Ya içeriden bilgi alıyor ya da dedikleri doğru gelecekten geliyor

Ou ele obtém informações privilegiadas ou vem do futuro certo, eles dizem

Mısır piramitlerinin yapımında kullanılan teknoloji hakkında daha fazla bilgi edinmek isterim.

Eu gostaria de saber mais sobre a tecnologia utilizada na construção das pirâmides egípcias.

Bu bilgi çağıdır, ve bilgisayarlar günlük hayatımızda gittikçe önemli rol oynuyorlar.

Essa é a era da informação, e os computadores estão fazendo um papel cada vez mais importante no nosso dia a dia.

60'lı yaşlar hakkında bilgi edinmek isterseniz The Beatles'ın müziğini çalın.

Se você quiser se informar sobre os anos sessenta, toque a música dos Beatles.

Birazcık İspanyolca bilgi Meksika yolculuğunu keyifli yapmaya doğru uzun bir yol gidecektir.

Uma pequena vantagem do espanhol será tornar a sua viagem ao México agradável.

- Bu bilginin bizim için önemi büyük.
- Bu bilgi bizim için çok önemli.

Essa informação é muito importante para nós.

Engin bilgi sahibi bir adam o; diğer bir ifadeyle ayaklı sözlük gibi.

Ele é um homem de grande sabedoria, que é como quem diz, um dicionário ambulante.

Dünyanın dört bir yanındaki kültürler hakkında bilgi edinmek için İngilizce öğrenmek istiyorum.

Gostaria de aprender Inglês para conhecer outras culturas pelo mundo.

Tek yararlı bilgi iyi olanı nasıl arayacağımızı ve kötü olandan nasıl kaçınacağımızı öğretendir.

O único conhecimento útil é o que nos ensina a procurar o que é bom e evitar o que é mau.

Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk.

Nós aprendemos o máximo possível sobre a cultura deles antes de visitá-los.

Web sitelerini kullanmak için kayıt sırasında insanların sahte kişisel bilgi vermeleri nadir değildir.

Não é extraordinário que as pessoas forneçam informações pessoais falsas ao registrar-se para utilizar sítios web.

Tatoeba şu anda kullanılamıyor. Bu sorundan dolayı özür dileriz. Daha fazla bilgi için blogumuza ve Twitterımıza bakabilirsiniz.

Tatoeba não está disponível no momento. Lamentamos o inconveniente. Você pode visitar o nosso blog ou Twitter para obter mais informações.