Translation of "Taksiye" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Taksiye" in a sentence and their polish translations:

- Bir taksiye binelim.
- Taksiye binelim.

Weźmy taksówkę.

Yağmur yağdığı için bir taksiye bindim.

Pojechałem taksówką, bo padało.

Otobüs geç kaldığı için taksiye bindim.

Wziąłem taksówkę, ponieważ autobus się spóźniał.

Yürümektense bir taksiye binmeyi tercih ederim.

Wolę zamówić taksówkę, niż iść na piechotę.

Halkımız fırına gitmek için taksiye binmez.

Nasi ludzie nie jeżdżą taksówkami do piekarni.

Dışarı koştum ve bir taksiye bindim.

Wybiegłem stamtąd i złapałem taksówkę.

Buraya yakın bir yerde taksiye binebilir miyim?

Czy mogę złapać taksówkę w tej okolicy?

- Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.
- Yağmur yağdığı için taksiye bindim.

Pojechałem taksówką, bo padało.

Buradan otele yürüyerek gitmek çok uzaktır. Daha iyisi bir taksiye binmek.

Stąd do hotelu jest zbyt daleko, by iść pieszo. Lepiej weź taksówkę.

Tom son treni kaçırdı ve eve gitmek için taksiye binmek zorunda kaldı.

Tom spóźnił się na ostatni pociąg i musiał wziąć taksówkę do domu.

- Tom'un bir taksi tutmasına gerek yoktu. O yürüyebilirdi.
- Tom'un bir taksiye binmesine gerek yoktu. Yürüyebilirdi.

Tom nie musiał brać taksówki. Mógł się przejść.