Translation of "Yiyecek" in Korean

0.006 sec.

Examples of using "Yiyecek" in a sentence and their korean translations:

Yiyecek arıyorum.

먹을 것을 찾아볼게요

Sürekli yiyecek,

항상 먹을거리를 생각하고

yiyecek taşıdım, içine yiyecek koyup ağaçlara astım.

식량도 담아봤어요 팬티에 담아 나무 위에 올려 뒀죠

Yiyecek hazırlama merkezlerinde,

식품 조리 공간에서도 극자외선을 쓸 거구요

Bu yiyecek değil.

이것은 먹이가 아닙니다

Yiyecek ve tarımdan bahsediyorum.

저는 음식과 농업에 대해 이야기하는 것입니다.

Sıcaklık, yiyecek... ...ve güvenlik.

‎온기 ‎먹이 ‎안전까지요

Yiyecek çok... ...zaman az.

‎먹을 것은 많은데 ‎시간이 빠듯합니다

Yiyecek bir şey ister misin? Yiyecek bir şey ister misin?

뭐 먹고 싶어? 먹을 거 줄까?

Dediğim gibi, yiyecek de götürün.

음식을 가져가세요.

Inanılmaz sayıda yiyecek resmi gösterirsek

대량의 음식사진을 보여주면

Soğuğa rağmen yiyecek stokları donmamış.

‎추위에도 불구하고 ‎꿀벌들의 식량은 얼지 않았습니다

Daha fazla yiyecek yetiştirmemiz gerekiyor diyebiliriz.

합친 것보다 더 많은 식량을 생산해야 합니다.

Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.

어떤 임무라도 식량은 중요합니다

Vahşi doğada yiyecek ararken seçiçi olamazsınız!

야생에서 식량을 구할 때는 까다롭게 굴면 안 됩니다!

Vahşi doğada yiyecek ararken seçici olamazsınız!

야생에서 식량을 구할 때는 까다롭게 굴면 안 됩니다!

Yiyecek yakalamak için en iyi ihtimalimiz ne?

식량을 구하려면 어느 쪽이 최선일까요?

Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.

식량이고 에너지예요

Bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarını gösterir.

저런 건 대개 새들이 먹이를 포착했다는 신호죠

Kış yaklaştıkça vahşi doğada yiyecek iyice azalıyor.

‎야생에선 겨울이 다가오며 ‎먹이가 더욱더 드물어집니다

Annesi her hafta yiyecek için on dolar birktirirmiş,

그녀의 어머니는 일주일에 음식값으로 10달러를 저금했는데,

Bu genelde bir yiyecek kaynağı buldukları anlamına gelir.

저런 건 대개 새들이 먹이를 포착했다는 신호죠

Ve bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarının işaretidir.

저런 건 대개 새들이 먹이를 포착했다는 신호죠

Ve kıyı boyunca yiyecek kaynakları da karşıma çıkabilir.

또 해안을 따라 먹을 만한 게 있을지도 모릅니다

Çoğu hayvan, şehirleri yiyecek bulmak için ziyaret eder.

‎동물들 대부분은 단지 ‎먹이를 찾으려고 도시에 옵니다

Tek amaçları geçim derdi ve yiyecek, değil mi?

최저생활과 식량이 관건입니다. 그렇죠?

Su kaynağı bulduğunuzda yiyecek bir şeyler de bulacaksınız demektir.

따라서 수원을 찾게 되면 식량도 찾기 마련이죠

Bu, hayatta kalmak isteyenler için harika bir yiyecek kaynağı.

생존자에겐 훌륭한 식량이죠

Acıkmaya başladım, peki yiyecek yakalamamızın en iyi yolu nedir?

배가 고프기 시작하네요 식량을 구하려면 어떤 방법이 최선일까요?

Ama siyah mürekkep beyninizin boşlukta yiyecek var sanmasını sağlıyor.

하지만 검은색 잉크는 여러분의 뇌가 빈 공간에 음식을 투영하도록 만듭니다.

Kaynak, yiyecek bulmak ve susuz kalmamak için en iyi şansınız,

자원, 식량을 얻고 탈수를 막을 최고의 기회일 뿐만 아니라

Burada su da var. Çok yiyecek yok ama sana bunu getirdim.

물은 있는데 먹을 건 별로 없구나 이거라도 먹으렴

Vahşi yaşam size bir yiyecek fırsatı sunarsa, onu değerlendirirsiniz! Ne yemeliyiz?

야생에서 식량을 구할 수 있다면 기회를 잡아야 합니다! 자, 무엇을 먹을까요?

Sonbaharda stokladığı yiyecekler de tükenmiş durumda. Soğuk gecede yiyecek araması gerek.

‎가을 동안 비축한 먹이도 ‎이제 바닥나고 말았습니다 ‎추운 겨울밤 ‎먹이를 찾아 나서야만 합니다

Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.

‎눈 때문에 숲의 바닥에서 ‎먹이를 찾기가 더 까다롭습니다 ‎다른 곳을 찾아봐야겠군요

Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.

자, 개구리 알입니까? 작살 낚시입니까? 어떤 임무라도 식량은 중요합니다