Translation of "Ister" in Korean

İster kelimelerle ister el kol hareketi veya çizimlerle söylesinler

사람들은 그것을 말이나 행동 또는 그림 등으로

çaba ve ödev ister.

일을 하고 숙제도 하는 겁니다.

Yiyecek bir şey ister misin? Yiyecek bir şey ister misin?

뭐 먹고 싶어? 먹을 거 줄까?

ister kabul et, ister etme gibi imkânsız bir duruma sokulursunuz.

여러분의 개인 정보는 노출에 취약한 상태가 되니까요.

Uçuş öncesi rezervasyon yaptırmalarını ister.

그들이 집으로 돌아갈 거라는 걸 증명하기 위해서죠

İster evde olalım, ister okulda veya işte ya da siyasi bir arenada.

집에서든 학교에서든 직장에서든 또는 정치무대에서도

İster misiniz? Sadece kısa bir meditasyon.

하고 싶으신가요? 그냥 짧은 명상이요.

İnsanlar liderlerinden en çok ne ister?

사람들은 자신의 지도자에게서 가장 바라는 것이 무엇일까요?

Belki bir akrep gelip böcekleri yemek ister.

그럼 곤충을 먹으러 전갈이 올지도 모른다고요

Bir güreş maçı başlatmak ister misin?" der.

레슬링 한 판 할 거야?"

Bir tane daha yakalayıp yakalayamayacağınızı görmek ister misiniz?

한 마리를 더 잡을 수 있을지 보시겠습니까?

Özgür olmayı çok ister, her şeyi kişiselleştirmeyi severler.

독립을 갈망하고, 무언가를 자기 것으로 만들고 싶어하죠.

Hâlâ ona inanmak ve onu paylaşmak ister miydiniz?

그것을 다시 공유할 마음이 있는가?

Sonra belki bir akrep gelip o böcekleri avlamak ister.

그럼 곤충들을 먹으러 전갈이 올지도 모른다고요

Cüretkâr bir vaadinden dolayı: Tanrı senin mutlu olmanı ister.

"번영의 복음서"라는 별명이 붙은 기독교의 한 문서를 찾았습니다.

Içinde bir yem olduğundan tam olarak emin olmak ister.

뭔가 소화할 만한 게 있다는 것을 확실하게 해두고 싶어합니다.

Aniden açılmış bir kalp uyanık, canlı ve aksiyonu ister durumdadır.

찢어진 가슴은 깨어있고, 살아 숨쉬며, 행동을 촉구합니다.

Başka zaman da insanlar yoğun dolu dolu filmler izlemek ister.

또 다른 때는 사람들은 강렬한 쇼를 보고 싶어해요.

Kaliteli zaman geçirmek ister. Onları parka götürmeye karar verir. Nereye gidecek

그래 놀이동산을 가자. 어디로 갈까?