Translation of "Mesela" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Mesela" in a sentence and their japanese translations:

mesela,

師が挙げた例ですと

mesela eve gittiğinizde,

今日 皆さんが家に帰れば

Mesela yüzde 30?

30%はどうでしょう

Mesela, şöyle diyebilirim:

例えば

Mesela Amerika'daki çiftçi pazarı,

南北アメリカ大陸にある ファーマーズ・マーケット

"Tatoeba" Japoncada "mesela" demektir.

- 「Tatoeba」とは、日本語で「例えば」という意味です。
- "Tatoeba"とは日本語で「例えば」という意味です。

Mesela, İngilizceyi seviyor musun?

- 例えば、君は英語が好きですか。
- 例えば、英語が好きですか。

Mesela, bu bir kalem.

- 例えば、これは一本のペンです。
- 例えば、これはペンです。

Mesela, Baba filmine geri dönersek

もう一度『ゴッドファーザー』を 見てみましょう

Mesela biri hapşırdığında annemin evindeysem

母の家で誰かがくしゃみをしたら

Mesela, sizin umurunuzda olmalı mı?

例えば あなたはどうでしょうか?

Zeus'un bizzat fırlattığı silahtan mesela?

ゼウスが放つものは どうでしょう?

Mesela yalan söylemek tamamen yanlıştır.

嘘をつくのは悪いというのが良い例です

Birileri, bir yerler -- mesela Kuzey Kore --

北朝鮮のような どこかの誰かが

Mesela bir üniversitenin öğrenci kabul yöneticisisiniz

仮に あなたが大学の 入学事務局長だとしましょう

Mesela, mikrobilgisayarlar başta video oyunlarında kullanılıyordu

マイクロコンピューターは 初期にはビデオゲームに使われていました

Mesela Amelia Rivera konusunda olduğu gibi,

アミリア・リヴェラのケースが まさにそうです

Mesela, genetik faktörleri de hesaba katmalıyız

例えば遺伝子を 考慮に入れなければならず

Hayvanları seviyorum. Mesela kedi ve köpekleri.

私は、例えば、猫や犬のような動物が好きです。

Mesela hep en iyi yanımı ortaya çıkaran,

私のよき友で同僚の牧師だった マークのように

Mesela, sinek altılı seçtiyseniz sayınaza altı ekleyin,

例えば クラブの6を選んだなら 6を足し

Katılımcıların mesleklerini söylemelerinin yasak olması kuralı mesela.

「自分が何の仕事をしているか 明かしてはいけない」

Başarısız olabilirsiniz, mesela işinizi anlamsız buluyor olabilirsiniz.

それは 仕事に意義が 見出せないからです

Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.

例えば、フランス人ならロシア人のジョークを聞いてもなかなか笑えないかも知れない。

Bakın, mesela şu an aslında meditasyon yapıp yapmadığımı bilemiyorsunuz,

実際に瞑想しているかどうか わからないでしょう

Pek çok meyve ihraç ederler, mesela portakal, greyfurt ve limon.

彼らはオレンジ、グレープフルーツ、レモンなどたくさんの果物を輸出する。

Mesela güneş ışığından faydalanmak için bir yıldızın çevresine bir obje koymak,

太陽光を頂戴するために 星の周りに 小惑星を配置したり

Bu kadar çok av olması burayı ideal bir eğitim alanı yapar. Kendi başının çaresine bakmayı öğrenen bir jaguar için mesela.

‎たくさんの獲物がいるため‎― ‎若いジャガーは ‎ここで狩りを学ぶ