Translation of "Ihanet" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Ihanet" in a sentence and their japanese translations:

Sana ihanet etmeyeceğim.

私はあなたを裏切りませんよ。

İnsan arkadaşlarına ihanet etmemeli.

人は友を裏切ってはいけない。

Onun güvenine ihanet etti.

彼女は彼の信頼を裏切った。

Hafızası ona ihanet etmişti.

彼は自分の記憶違いにだまされていた。

O, memleketine ihanet etti.

彼は祖国を裏切った。

Tom bana ihanet etti.

トムは私を裏切った。

Sen bana ihanet ettin. Neden?

裏切ったでしょう。なんで?

Ona olan güvenime ihanet etti.

彼は私の信頼を裏切った。

Güvendiğim adam bana ihanet etti.

私が信じていた人が私を裏切った。

İlk kez arkadaşlarına ihanet etti.

- 彼女ははじめて友達を裏切った。
- 彼女は初めて仲間達を裏切った。

Paris ihanet söylentileriyle çalkalandı ve yenilgi.

パリ市内では裏切りと敗戦の噂があふれた

O, arkadaşlarına ihanet edecek son kişidir.

- 彼は友達を裏切るような人ではない。
- 彼は決して友達を裏切るような人ではない。

Diğerlerine ihanet edecek son kişi olurdu.

彼はとても人を裏切るような人ではない。

Arkadaşlarıma ihanet etmektense ölmeyi tercih ederim!

友達を裏切るくらいなら、死んだほうがいい!

Gerçek bir centilmen asla dostlarına ihanet etmez.

本当の紳士なら、友達を裏切ったりしないだろう。

Nerede olduğumuzu düşmana söyleyerek bize ihanet etti.

彼は我々がどこに居るのかを敵に教え、我々を裏切った。

O vatana ihanet için bir adaya sürüldü.

彼は大逆罪で島流しにされた。

Gerçek bir beyefendi asla arkadaşlarına ihanet etmez.

本当の紳士なら、友達を裏切ったりしないだろう。

John sana ihanet edecek bir insan değildir.

ジョンはあなたを裏切るような人ではない。

Bir başka deyişle, o bize ihanet etti.

言い換えれば、彼は私たちを裏切った。

Birkaç sözcük, bir erkeğin gerçek karakterine ihanet edebilir.

わずかの言葉が人の本性を表すことがある。

O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.

彼は大逆罪で島流しにされた。

O güvenirliğini kaybetti çünkü bir arkadaşına ihanet etti.

彼は友人を裏切って信用を落とした。

John sana ihanet edecek bir adam türü değildir.

ジョンはあなたを裏切るような人ではない。

- Kimin arkadaşlara ihtiyacı var! Onlar sonunda sana ihanet edeceklerdir sadece.
- Kimin arkadaşa ihtiyacı var ki! Eninde sonunda sana sadece ihanet edecekler.

友達なんか要らない。だってどうせ裏切られるだけだもん。

- Ona güvenebilirsin. Sana asla ihanet etmeyecektir.
- Ona güvenebilirsin. Seni yarı yolda bırakmaz.

君は信頼してよい。彼は決して、君を裏切らない。