Translation of "Işinde" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Işinde" in a sentence and their japanese translations:

O yayıncılık işinde.

彼は出版の仕事に従事している。

- Ona işinde yardım etmiş olman gerekirdi.
- Ona işinde yardım etmen gerekirdi.
- Ona işinde yardım etmeliydin.

君は彼の仕事を手伝うべきだった。

Babama işinde yardım ettim.

私は父がその仕事をするのを手伝った。

Kocasına işinde yardım etti.

彼女は夫の仕事を手伝った。

İşinde büyük zevk alır.

彼女は仕事を大いに楽しむ。

O, yeni işinde heyecanlanıyor.

彼は新しい仕事にわくわくしている。

Onun işinde gelecek yok.

彼の仕事に将来性がない。

Sana işinde yardım edebilirdim.

私なら仕事を手伝ってあげることができたのに。

Ona işinde yardım ettim.

私は彼女の仕事を手伝った。

Onu kendi işinde destekledik.

- 私たちは彼の仕事を援助した。
- 私たちは彼の仕事を助けた。

Babam, işinde başarısız oldu.

私の父は事業に失敗した。

O, işinde çok özenlidir.

彼は仕事を大変正確にやる。

Tom işinde çok ciddidir.

トムは仕事一筋だ。

George işinde başarısız oldu.

ジョージは事業に失敗した。

Yaşlı doktor işinde gurur duyuyor.

その老医師は自分の仕事に誇りを持っている。

O, sekreterlik işinde çok etkilidir.

彼女は秘書としての仕事に非常に有能である。

O, mektup yazma işinde zorlandı.

彼女は一生懸命手紙を書いた。

Yeni işinde çok para kazandı.

彼は新商売で荒稼ぎをした。

Yeni işinde mutlu gibi görünüyor.

彼は新しい仕事がうまくいっているらしい。

Niçin o, işinde başarısız oldu?

彼はなぜ事業に失敗したのですか。

Ona işinde sana yardım ettir.

彼にその仕事を手伝わせなさい。

Başkalarının işinde hata bulmak kolaydır.

他人のやることにけちをつけるのは簡単である。

Onun işinde başarılı olacağını düşünüyorum.

彼女の商売はうまくいくと思う。

Ev işinde ebeveynlerime yardım ettim.

私は両親が家事をするのを手伝った。

Dokuz-beş işinde çalışmaktan bıktım.

- 私は普通の仕事に飽きた。
- 9時5時勤務の仕事にうんざりしている。

İşinde ona yardım etmeyi kabul ettim.

私は彼の仕事を手伝うことを承諾した。

O işinde büyük başarı elde etti.

- 彼女は自分の事業で偉大な成功を収めた。
- 彼女は仕事で素晴らしい成功を手に入れた。

Ona işinde yardım etmene gerek yoktu.

あんな奴の仕事を手伝ってやる必要はなかったんだよ。

Ona yardım etmeseydin işinde başarısız olurdu.

あなたが助けなかったら彼は商売に失敗していたでしょう。

O, çabalarına rağmen işinde başarısız oldu.

彼は努力をしたにも関わらず、事業に失敗した。

Onun işinde o bir araba olmadan yapamaz.

彼の仕事は車なしではやっていけない。

O işinde oldukça iyidir, ama inisiyatiften yoksundur.

彼はかなり仕事が出来るが率先力にかける。

Ev işinde bana yardım edecek birine ihtiyacım var.

誰か家事を手伝ってくれる人が必要です。

Biz her okulu açık ve her öğretmeni işinde tutmalıyız.

我々はあらゆる学校を運営させ続け、あらゆる教師を職にとどめておくべきです。

Hertz ve Avis, araç kiralama işinde başa baş rakiptirler.

ハーツ社とエイビィス社はカーレンタルの業界でしのぎを削っている。

John okulda çok çalıştı, evdeyken annesine işinde yardım etti.

ジョンは学校で一生懸命勉強した。一方家では母の仕事を手伝った。

Kaneko yeni işinde o kadar stresliydi ki sinir krizi geçirdi.

兼子は新しい仕事で非常に緊張して、神経衰弱にかかってしまった。

Uzun süredir şov işinde olduğunuzda, size bir şey öğretebilen kişi sayısı her yıl azalır.

芸能界に長くいると、年齢的にも教えてくれる人が少なくなります。

Eski şirketi ona kazık attı. Fakat onun kötü şansını iyiye çevirmesine ve kendi işinde daha da iyisini yapmasına hayranım.

彼は会社をくびになったんだけど、わざわい転じて福となすで、見事独立したから偉いよ。