Translation of "Filmi" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Filmi" in a sentence and their japanese translations:

Filmi görmeliydin.

- その映画を見るべきだったのに。
- あの映画を君は見るべきだったね。

- Filmi izlemek istiyorum.
- Filmi seyretmek istiyorum.

私はその映画を見たい。

- Filmi görmek istiyorum.
- Filmi seyretmek istiyorum.

私はその映画を見たい。

Filmi nasıl buldunuz?

映画はどうでしたか。

Ben filmi göremiyorum.

映画の画面がよく見えません。

Filmi gördüğümü hatırlıyorum.

その映画を見たのを覚えている。

Hangi filmi seyredeceksin?

どの映画を観るの?

Filmi görmek istiyorum.

私はその映画を見たい。

Bu filmi sevdim.

この映画は気に入った。

O filmi izlemeliydin.

- その映画を見るべきだったのに。
- あの映画を君は見るべきだったね。

Keşke filmi izleseydim.

その映画を見ておけばよかったなあ。

Filmi videoda izledim.

私はその映画をビデオで見た。

Filmi çok beğendim.

僕はその映画が本当に好きだった。

- Lütfen bu filmi seyret.
- Lütfen bu filmi izle.

この映画を観てください。

- Siz filmi beğendiniz mi?
- Filmden hoşlandınız mı?
- Filmi sevdin mi?
- Filmi beğendin mi?

この映画は気に入った?

- Filmden hoşlandınız mı?
- Filmi sevdin mi?
- Filmi beğendin mi?

映画は楽しかったですか。

Filmi izledikten sonra etkilendim.

映画を見て感動した。

Biz filmi beğeneceğinizi umuyoruz.

みなさま、どうぞ映画をお楽しみ下さい。

Bir korku filmi izleyeceğim.

ホラー映画を見るつもりです。

Filmi görme şansım yoktu.

その映画を見る機会がこれまでありませんでした。

Ben filmi ilginç buldum.

その映画を見たらおもしろかった。

Ben filmi romantik buldum.

その映画はロマンチックだった。

O filmi gerçekten görmelisin.

ぜひその映画を見るべきです。

Bu filmi izlemek istiyorum.

この映画、見たいな。

Filmi tekrar görmek istiyorum.

その映画をもう一度見たいな。

Filmi kaç kez gördün?

- その映画を何回見ましたか。
- その映画は何回見ましたか。

Hepimiz filmi görmeye istekliyiz.

私達はみな、その映画を見たいと熱望しています。

Nasıl, filmi beğendin mi?

その映画はどうだった。

Babamın filmi izlemesini istiyorum.

私は父にその映画を見てほしい。

Bu filmi görmek istiyorum.

この映画、見たいな。

Dün gece filmi izlemeliydin.

- 昨夜、その映画見たら良かったのに。
- 昨夜、その映画観ればよかったのに。

O bir komedi filmi.

コメディものの映画です。

Filmi beş kez izledim.

私はその映画を5回見た。

O filmi izlediğimi hatırlıyorum.

その映画を見たのを覚えている。

- Onun yeni filmi görülmeye değer.
- Onun yeni filmi izlenmeye değer.

彼の新作映画は見るだけの価値がある。

- Ne zaman bu filmi izlesem ağlarım.
- Bu filmi her izleyişimde ağlarım.

この映画を見るたびに泣く。

Ben göğüs filmi çektirmek istiyorum.

胸部のレントゲンをとってください。

Fırsatını bulduğunda bu filmi izlemelisin.

機会が有ればこの映画を見るべきです。

Henüz filmi görme fırsatım olmadı.

まだその映画を見る機会がないんだよ。

Onların hepsi filmi görmeye gitti.

それぞれみんなその映画を見に行った。

Filmi izleyene kadar aktörü bilmiyordum

その映画を見てはじめてその俳優を知りました。

O filmi izlemeyi öneren sendin.

- その映画をみるように勧めたのはあなたよ。
- あの映画を勧めてくれたの、お前だったじゃん。

Filmi daha önce seyrettiğimi hatırlıyorum.

その映画は前にみた覚えがある。

Ne yazık ki, filmi göremedim.

あいにくその映画を見逃してしまった。

O filmi çok sıkıcı buldu.

彼はその映画がとてもつまらないとわかった。

Filmi gördükten sonra derinden etkilendim.

映画を見て感動した。

O, filmi çok sıkıcı buldu.

彼はその映画がとてもつまらないとわかった。

O filmi izleme fırsatım olmadı.

私にはまだその映画を見る機会がありません。

Bu filmi çok ilginç buldum.

この映画はとてもおもしろいということが分かった。

İkimiz de filmi görmek istiyoruz.

私たちは2人ともその映画を見たい。

Sen de o filmi görmeliydin.

君もあの映画を見ればよかったのに。

Bu filmi sadece yetişkinler izleyebilir.

- その映画は成人しかみられない。
- あの映画を鑑賞できるのは大人だけだ。

Hiç o filmi gördün mü?

- その映画を見たことがありますか。
- あの映画は見たわけ?

O filmi daha önce izledim.

- 私はその映画を以前に見たことがある。
- 前にその映画、観たことあるよ。

Ben filmi daha önce izledim.

私はその映画を以前に見たことがある。

Bu filmi her gördüğümde ağlarım.

この映画を見るたびに泣く。

Bu bir aksiyon filmi mi?

それはアクション映画なの?

Filmi gerçek bir çölde çektiler.

彼等は実際の砂漠で映画を撮影した。

Filmi onunla izlemeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

彼女とその映画を見るのを楽しみにしています。

Jill filmi Ken ile izledi.

ジルはケンとその映画を見た。

Lütfen bu filmi banyo edin.

このフィルムを現像して下さい。

Dün gece o filmi görmeliydin.

あなたは昨晩あの映画を見るべきだったのに。

Dün geceki filmi izlemen gerekirdi.

- 昨夜、その映画見たら良かったのに。
- 昨夜、その映画観ればよかったのに。

Bu filmi izledin, değil mi?

その映画を見たよね?

Hiç Disney filmi seyrettin mi?

ディズニー動画を観たことがある?

- Uzun süre önce o filmi izledim.
- Ben, o filmi uzun zaman önce izledim.

私はその映画をずっと前に見たことがある。

Haydi okulu asıp filmi seyretmeye gidelim.

学校をずる休みして、映画を見に行こう。

Filmi daha önce gördüğüm için sıkıldım.

以前にその映画を見た事があったので私は退屈だった。

Filmi geçen yıl San Francisco'da izledim.

その映画は去年サンフランシスコで見たことがある。

O Amerikan filmi büyük bir başarıydı.

そのアメリカ映画は大成功を収めた。

Bugünün filmi The Sound of Music'tir.

本日の映画は「サウンド・オブ・ミュージック」でございます。

Onun üçüncü filmi ününü oldukça artırdı.

彼女の3本目の映画は彼女の名声をおおいに高めた。

Onun yeni filmi hayal kırıklığına uğratıcıdır.

- 彼の新しい映画にはがっかりだ。
- 彼の新作映画は残念な出来だ。

Bu filmi çok heyecan verici buldum.

- 私はこの映画がとてもわくわくするものだと分かった。
- この映画は凄くエキサイティングだった。

Dün gece bir İsveç filmi izledim.

私は昨晩スウェーデンの映画を見ました。

Aslında bu filmi daha önce izledim.

実は、この映画を観たことがある。

Geçen gece bir İsveç filmi izledim.

私は昨晩スウェーデンの映画を見ました。

Tom o filmi geçen yaz gördü.

トムが去年の夏その映画を見ました。

Sen bu çizgi filmi biliyor musun?

この漫画は知っていますか?

Siz bu harika filmi izlemeyi kaçırmamalısınız.

- こんな素晴らしい映画を見逃してはいけませんよ。
- このすばらしい映画をあなたも見るべきだったのに。

Bu filmi daha önce gördüğümü hatırlıyorum.

この映画は以前見た覚えがある。

Lütfen bu filmi banyo edip yayınlayın.

このフィルムの現像と焼付けをお願いします。

Clint Eastwood'un en son filmi sinemada.

クリント・イーストウッドの新しい映画をやっているんだ。

Doğruyu söylemek gerekirse, filmi zaten gördüm.

実をいうと、私はもうその映画をみました。

O filmi yapmak birkaç ay sürdü.

その映画を作るのに何ヶ月もかかった。

Ben filmi gördüm ve onu ilginç buldum.

その映画を見たけれど面白かったよ。

Filmi izlemeyi kaçırdım. Sen onu izledin mi?

その映画を見そこなった。君は見たかい。

Filmi defalarca gördüm ama tekrar görmek isterim.

その映画は何度も見たことがあるが、もう一度見てみたい。

Ben onunla birlikte filmi görmek için sabırsızlanıyorum.

彼女とその映画を見るのを楽しみにしています。

- Siz filmi beğendiniz mi?
- Filmden hoşlandınız mı?

この映画は気に入った?

Bu filmi daha önce seyretmişim gibi hissediyorum.

この映画見たことある気がする。

Böyle korkutucu bir filmi ilk defa görüyorum.

こんなに恐い映画は初めてだ。

Bence bu filmi iki kez görmeye değer.

この映画は、2度見る価値があると思います。

Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.

私は一度その映画を見たことがありましたのでテレビを消しました。