Translation of "Bakacak" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Bakacak" in a sentence and their japanese translations:

- Köpeğine kim bakacak?
- Bizim köpeğe kim bakacak?

- だれが犬の世話をするのか。
- 誰がうちの犬の世話をしてくれるの?

Bakacak çocuklarım var.

世話しなくちゃならない子供がいる。

Bagajıma bakacak mısın?

荷物に気をつけて下さい。

Davaya kim bakacak?

その事件の裁判官は誰ですか。

Bebeğe kim bakacak?

- 誰がその赤ちゃんの世話をしますか。
- 誰がこの赤ちゃんを世話してくれるの。

Köpeğine kim bakacak?

誰が君の犬の世話をするのですか。

Tom ona bakacak.

トムはそれを見るだろう。

Bizim köpeğe kim bakacak?

だれが犬の世話をするのか。

Bakacak iki çocuğum var.

私は養わなければならない子供が2人いる。

Bakacak bir ailem yok.

私には扶養家族はいません。

O bakacak güzel bir kız.

彼女はみためにかわいい少女だ。

Bakacak büyük bir ailesi vardı.

彼には扶養家族が多かった。

Onlar dışardayken bebeğe kim bakacak?

- 彼らの留守中はだれが赤ん坊の世話をするのだろう?
- 彼らが出かけている間、誰が赤ちゃんの世話をするんですか。

Kendine bakacak kadar yeterince yaşlısın.

お前はもう自分の事は自分で出来る年頃だよ。

Sen uzaktayken kedine kim bakacak?

あなたが不在の間、誰があなたの猫の世話をするのか。

O çocukların kendilerine bakacak kimsesi yok.

それらの子供たちは世話をしてくれる人が誰もいない。

O hastaya bakacak hiç kimse yok.

その患者を世話する人がいない。

Ona bakacak bir eşe ihtiyacı yok.

彼は妻に面倒を見てもらうのを必要としていない。

Şu andan itibaren o sana bakacak.

- 今から彼女があなたのお世話をします。
- これからは彼女があなたのお世話をします。

- O zaman kedinize kim bakacak?
- Kedine kim bakacak o zaman?
- Ee, kedinle kim ilgilenecek?

- では、猫の世話は誰がするの。
- じゃあ、ネコの世話は誰がするの。

Ve sonra sentetik biyolojinin potansiyeline bakacak olursan

合成生物学の 可能性を考えるなら

Ya Ann ya da Carol bebeğe bakacak.

アンかキャロルのどちらかが、その赤ちゃんの面倒を見ます。

Bu krizlere bakacak olursanız ne kadar önemli olduklarını

これらの危機を考えると 問題は切迫していて

Daha sonra köpeğe bakacak zamanımız olup olmadığını düşünelim.

次に私達に犬の世話をする時間があるか今一度考えてみましょう。

Ününe bakacak olursak, işine sadık biri gibi görünüyor.

評判で察すると、彼女はその仕事にふさわしいようだ。

Ben yurt dışındayken o benim için kedilere bakacak.

私が海外にいる間、彼が猫の世話をしてくれるだろう。

Ona bakacak hiçbir arkadaşı ya da akrabası yok.

彼女には自分の世話をしてくれる友人も親戚もいない。

- O zaman kedinize kim bakacak?
- Ee, kedinle kim ilgilenecek?

- では、猫の世話は誰がするの。
- じゃあ、ネコの世話は誰がするの。

O, genç olduğu için bakacak büyük bir ailesi vardı.

彼はあのように若いのに、養わなければならない大家族を抱えている。

Biz dışarıda olduğumuz sürece bebeğimize bakacak birine ihtiyacımız var.

私たちが留守の間、赤ちゃんを見てくれる人が必要である。

Ben çalışmak için dışarı gitmene itiraz etmiyorum fakat çocuklara kim bakacak.

君が働きに出ることには反対しないけれども、子供達の面倒はどうするつもりだい。