Translation of "Acımasız" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Acımasız" in a sentence and their japanese translations:

Acımasız olun.

冷徹であれ!

Dünya acımasız.

世間は厳しい。

"Acımasız Kozmopolit Fareler"

「エリート主義者の金融支配者」

Hayvanları karşı acımasız olmamalısın.

動物に対してむごいことをしてはいけない。

Hoşgörüsüz, nefret dolu ve acımasız.

憎しみに溢れ 偏狭で残酷になることです

Acımasız bir evrende dünyaya geliyoruz,

我々は無慈悲な宇宙に生まれ

Gençler bugünün acımasız gerçeklerine uymalılar.

10代の若者達は今日の厳しい現実に適応しなければならない。

Onun acımasız sözleriyle çok yaralandı.

彼は彼女の心無い言葉に感情を傷つけられた。

Bu acımasız kaderin güzel bir örneği.

それは残酷な運命の極めつけの例である。

Şehir, doğanın acımasız gücü tarafından harap edildi.

この町は自然の残忍な力によって破壊された。

Aşağısı çok acımasız ve affedici olmayan bir yer.

ここは荒々しく容赦ない地だ

Eylau'daki acımasız kış savaşında askerleri hattın merkezini tuttu.

アイラウでの残忍な冬の戦いで、彼の軍隊は列の中心を握った。

Acımasız hükümetler sık ​​sık siyasi muhaliflerini cezaevine sokarlar.

圧政的な政府はしばしば政敵を投獄する。

Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.

これらの獣は凶暴ですが 美しくて貴重な存在です

Görevimiz bu acımasız iklime karşı sabaha kadar hayatta kalmak

厳しい環境の中 生き延びることが任務だ

Görevimiz bu acımasız iklime karşı sabaha kadar hayatta kalmak,

厳しい環境の中 生き伸びることが任務だ

Ezici bir çoğunluk acımasız cezanın kaldırılması için oy kullandı.

圧倒的多数がその残酷な刑罰を廃止することに票を投じた。

Ve o zamana kadar bu acımasız ortama ve soğuğa dayanabilmek.

それまで 厳しい寒さの中で生き延びろ

Şimdiye kadar zekice seçimleriniz bu acımasız çölde hayatta kalmamı sağladı

君の賢い判断のおかげで この砂漠で生き延びて―

Ben onun o zaman ne kadar acımasız olduğunu hayal edemiyordum.

私にはそのとき彼がどれほど残酷であるかを想像できなかった。

Onun o kadar acımasız bir şey yapma yeteneğine sahip olduğunu hiç düşünmemiştim.

そんな残酷なことが彼にできるとはまったく思わなかった。

Uçağın, Hells Canyon adındaki bu acımasız çölde, dört bin kilometrelik alanda bir yere düştüğünü biliyoruz.

飛行機は “ヘルズ・キャニオン”の 130平方キロメートル内に 落ちた