Translation of "Çocuklarının" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Çocuklarının" in a sentence and their japanese translations:

Çocuklarının davranışından utandı.

- 彼女は子供の振る舞いを恥じた。
- 彼女は自分の子供たちの振る舞いを情けなく思った。

Ebeveynler çocuklarının eğitiminden sorumludurlar.

親は子供の教育に対して責任がある。

Çocuklarının sağlığı hakkında endişeliydi.

彼女は子供の健康が心配だった。

Çocuklarının hatırına çok çalıştılar.

彼らは子供たちのために懸命に働いた。

Çocuklarının mutluluğu ve hayatından çok

家族やコミュニティーに関する問題を 本当にたくさん抱えていました

Anne babalar, çocuklarının güvenliğinden sorumludurlar.

両親は自分の子供たちの安全に責任がある。

O, çocuklarının bakımı ile meşgul.

彼女は子供の世話で忙しい。

Ebeveynler, çocuklarının refahı için bakım yapmalıdır.

親は子供の幸せを見守らなければならない。

Anne, çocuklarının geleceği hakkında çok endişelidir.

その母親は子供たちの将来をとても心配している。

Çocuklarının anne babaları tarafından eğitilmesi önemlidir.

両親が子供を教育する事は、重要である。

Bir anne onun çocuklarının davranışından sorumludur.

母親は子供の行為に対して責任がある。

O, tüm erkek çocuklarının en uzunudur.

彼はすべての少年の中で一番背が高い。

Erkek çocuklarının hepi geri zekalı, eh.

男子ってみんな馬鹿だよね。

O, onunla çocuklarının eğitimi hakkında tartıştı.

子供の教育について、彼女が彼と喧嘩しました。

Başka insanların çocuklarının eğitimini önemsemekle işe başlayabiliriz.

私たちは 他人の子どもの教育を 気にかけるところから始められます

Ebeveynler her zaman çocuklarının geleceği hakkında endişeli.

親はいつも子供の将来のことを心配している。

Ebeveynler genellikle kendi çocuklarının geleceği hakkında endişelidirler.

たいていの親は自分の子供の将来が気になるものです。

Tom çocuklarının gece dışarı çıkmasına izin vermedi.

トムは子供に夜の外出はさせなかった。

Ebeveynler en kısa sürede çocuklarının bağımsız olacaklarını umuyorlar.

親は子供ができるだけ早く独立してほしいと思っている。

Onlar sadece kendi çocuklarının hatırı için birlikte kaldılar.

彼らは子供たちのためだけに別れないでいた。

Bu problem, ilkokul çocuklarının çözmeleri için çok zordur.

この問題は難しすぎて小学生には解けないよ。

Tom ilkokul çocuklarının kitaplarını okuyabilecek kadar çok kanji ezberlemiş.

トマさんは小学生向けの本が読めるぐらい漢字をたくさん覚えています。

Onların çocuklarının her biri için iyi bir hediye seçtik.

私たちは彼らの子供一人一人に立派な土産を選びました。

Tom ve Mary bir sonraki çocuklarının bir erkek olacağını umuyorlar.

トムとメアリーは次の子に男の子を望んでいる。

Ken çocuklarının kendi tarzlarını seçmelerine izin veriyor, bu yüzden onlar gece geç saatlere kadar yatmıyorlar.

ケンは子供たちにすきなようにやらせておくので、子供たちは夜遅くまで起きている。