Translation of "Kaynağı" in Italian

0.005 sec.

Examples of using "Kaynağı" in a sentence and their italian translations:

Kaynağı biliyorum.

- Conosco la fonte.
- Io conosco la fonte.

Acının kaynağı zevktir.

Il piacere è la fonte del dolore.

Ayrıca bir güç kaynağı

È anche una fonte di potenziamento,

Yenebilirler, protein kaynağı olur.

fanno bene, sono proteine.

Bu nehrin kaynağı nerede?

Dov'è la sorgente di questo fiume?

Her nehrin bir kaynağı vardır.

Ogni fiume ha una sorgente.

Bir huzur ve mutluluk kaynağı yaratıp

una fonte di pace e una fonte di felicità

Kaynağı daha verimli kullanmayı mümkün kılması.

includono l'uso efficiente delle risorse,

Sizlere ilham kaynağı hayvanımdan bahsetmeye geldim:

Sono qui per parlarvi dell'animale che considero la mia musa ispiratrice,

Yaşamın kaynağı üzerine birçok teori vardır.

Ci sono molte teorie sull'origine della vita.

O iyi bir protein kaynağı mı?

È una buona fonte di proteine?

O iyi bir potasyum kaynağı mı?

È una buona fonte di potassio?

Yumurtalar iyi bir protein kaynağı mıdır?

Le uova sono una buona fonte di proteine?

Sahara dünyada en büyük toz kaynağı.

Il Sahara è la fonte più grande di polvere del mondo.

çocuğa bir kontrol gücü ve kaynağı sağlar.

sostenendo, frattanto, il personale nel suo lavoro.

Bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarını gösterir.

Spesso significa che hanno visto del cibo.

Bir ışık kaynağı olmadan  mahsur kalmak istemeyiz.

E non vogliamo restare bloccati senza luce.

O kaynağı idare eden belli bir topluluk

una determinata comunità che gestisce tale risorsa,

Bu genelde bir yiyecek kaynağı buldukları anlamına gelir.

Spesso significa che hanno trovato del cibo.

Ve bu genelde bir yiyecek kaynağı bulduklarının işaretidir.

Spesso è il segno che hanno visto del cibo.

Bu hem ateş hem de ısı kaynağı olacak

Questo farà il fuoco e il calore,

Sizce hangi meşale en iyi ışık kaynağı olur?

Quale torcia pensi che sarebbe la sorgente luminosa migliore?

Bizi hasta eden virüslerin birçoğunun kaynağı esasında hayvanlar.

Molti dei virus che ci fanno ammalare in realtà hanno origine negli animali.

Japonya'da, Ōmukade adındaki dev kırkayak efsanesine ilham kaynağı olmuştur.

In Giappone, ispirò la leggenda di Ōmukade, il centopiedi gigante.

Su kaynağı bulduğunuzda yiyecek bir şeyler de bulacaksınız demektir.

Per questo, se trovi una fonte d'acqua, troverai per forza del cibo.

Bu, hayatta kalmak isteyenler için harika bir yiyecek kaynağı.

Per chi deve sopravvivere sono una gran fonte di nutrimento.

Tüm edebi ve sanatsal çalışmaların kaynağı, tatmin edilmemiş libidodur.

La libido insoddisfatta è responsabile della produzione di tutta l'arte e la letteratura.

- Bütün sıkıntıların kaynağı ne?
- Tüm sorunlara ne neden oluyor?

- Cosa sta causando tutti i problemi?
- Che cosa sta causando tutti i problemi?

Finansal kaynağı düşük olan okullar kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,

Le scuole con minori risorse hanno attrezzature peggiori,

Size ne kadar büyük bir esin kaynağı olduğunuzu söylemeye başlıyorlar.

Iniziano a dirti quanto tu sia un'ispirazione.

- Sendeki bu kendinden eminlik neye dayanıyor?
- Sendeki bu özgüvenin kaynağı nedir?

Su cosa si basa la tua sicurezza?