Translation of "Trafik" in Hungarian

0.077 sec.

Examples of using "Trafik" in a sentence and their hungarian translations:

Trafik olabilir.

- Lehet, hogy forgalom lesz.
- Lehetséges, hogy dugó lesz.
- Lehet, hogy nagy forgalom lesz.

Ne ağır trafik!

- Mekkora forgalom!
- Milyen forgalmas!

Üzgünüm. Trafik ağırdı.

Elnézést, de nagy volt a forgalom.

Çok trafik yoktu.

Nem volt nagy forgalom.

Trafik sıkışıklığı yok.

- Nincs dugó.
- Nincs feltorlódás az úton.

Trafik kazası nasıl oldu?

Hogy történt a közlekedési baleset?

Trafik kazasını polise bildirdi.

- Értesítette a rendőrséget a közlekedési balesetről.
- Bejelentette a rendőrségnek a közlekedési balesetet.

O, trafik kazasında yaralandı.

Egy közlekedési baleset során megsebesült.

Hiç trafik kazası geçirmedim.

- Sohasem okoztam balesetet.
- Sosem volt közlekedési balesetem.

Otobanda çok trafik var.

Nagy a forgalom az országúton.

Çok fazla trafik var.

Nagy a forgalom.

Biz bir trafik kazasına karıştık.

Közlekedési balesetbe keveredtünk.

Çok fazla trafik var mıydı?

Nagy volt a forgalom?

Trafik kazasında ciddi biçimde yaralandı.

Súlyosan megsérült a közlekedési balesetben.

Tek oğlunu trafik kazasında kaybetti.

Egyetlen fiát közlekedési balesetben vesztette el.

Trafik kazaları her gün olur.

Minden nap történnek közlekedési balesetek.

Kaza trafik sıkışıklığına neden oldu.

A baleset dugót okozott.

Okula giderken trafik kazası geçirdi.

Közlekedési balesetet szenvedett az iskolába menet.

Tom bir trafik sıkışıklığında tıkandı.

Tom elakadt a forgalmi dugóban.

Hava trafik kontrolörü olarak çalışıyorum.

Légiforgalmi irányítóként dolgozom.

Bir trafik sıkışıklığı tarafından geciktirildim.

Közlekedési dugó tartott vissza.

- Işık yeşil.
- Trafik ışığı yeşil.

Zöld a lámpa.

Trafik ışıklarına dikkat etmek zorundayız.

Figyelnünk kell a közlekedési lámpákra.

Tom bir trafik kazasında öldü.

Tomi meghalt egy közlekedési balesetben.

Trafik bir heyelan tarafından engellendi.

Földcsuszamlás akadályozta a továbbhaladást.

Trafik kurallarına uymak çok önemlidir.

Nagyon fontos, hogy betartsuk a közlekedési szabályokat.

Trafik sıkışıklığı nedeniyle otobüs geç kalmıştı.

A busz késett a dugó miatt.

Karayolu üzerinde bir trafik sıkışıklığı var.

Dugó van az országúton.

Bir trafik kazasında iki kişi öldü.

Ketten haltak meg egy közlekedési balesetben.

Trafik kazalarına karşı önlem almamız gerek.

Védekeznünk kell a közlekedési balesetek ellen.

Trafik sıkışıklığına bir kaza neden oldu.

A forgalmi dugót baleset okozta.

Bu yolda yoğun bir trafik var.

Hatalmas forgalom van ezen az úton.

Muhtemelen bir trafik kazası meydana geldi.

Valószínűleg egy közlekedési baleset történt.

Trafik kazaları her geçen yıl artıyor.

A közlekedési balesetek száma évről évre növekszik.

Trafik kazaları olmadan bir gün geçmez.

Egy nap sem múlik el közlekedési balesetek nélkül.

Tom bir trafik sıkışıklığında saplanıp kaldı.

Tomi dugóban ragadt.

Oğlu geçen yaz trafik kazasında öldü.

Autóbalesetben hunyt el a fia tavaly nyáron.

Tom bir trafik kazasında fena halde yaralandı.

Tomi súlyosan megsebesült a karambolban.

- Işık yeşile döndü.
- Trafik ışığı yeşile döndü.

A lámpa zöldre váltott.

Tramvayı beklerken bir trafik kazasına tanık oldum.

- Mialatt a villamosra vártam, szemtanúja voltam egy közlekedési balesetnek.
- Miközben a villamosra vártam tanúja voltam egy közlekedési balesetnek.

Yaşadığım yerde bütün gece boyunca trafik gürültüsü duyabiliyorum.

A közlekedés zaját hallom egész éjjel, ahol élek.

Dikkat et! Trafik şekli değişti. Daha yavaş sür.

Vigyázz! Forgalmirend-változás. Hajts lassabban!

Ben, bir trafik sıkışıklığı nedeniyle toplantıya geç kaldım.

A dugó miatt késtem el a találkozóról.

Bir trafik kazası, bize bir sürü soruna neden oldu.

Egy közlekedési baleset sok gondot okozott nekünk.

- Bir trafik polisinin yılbaşı gecesinde muhatap olduğu her on sürücüden beşi sarhoştur.
- Bir trafik polisinin yılbaşı gecesi uğraşmak zorunda kaldığı her on sürücüden beşi alkollüdür.

Tízből öt autóvezetőt Szilveszter éjjelén a rendőröknek ittas vezetésért kell megállítania.

- Yol işaretinde ne yazılı? - TEK YÖN.
- Trafik işaretinde ne yazılı? - TEK YÖN.

Mi van az országúti jelzőtáblára írva?- EGYIRÁNYÚ.

İşçinin öğle on ikide gelmesi bekleniyordu fakat birkaç saattir bir trafik sıkışıklığında sıkıştı.

Az ezermesternek déli tizenkettőkor kellett volna érkeznie, azonban néhány óráig forgalmi dugóban vesztegelt.

Tom oyuncak ayıları, kartpostal ve pulları, eski paraları, taş ve mineralleri, trafik plakaları ve jant kapaklarını yani kısacası hemen hemen her şeyi toplar.

Tomi gyűjti a macikat, a képeslapokat és a bélyegeket, a régi pénzeket, a köveket és az ásványokat, a rendszámtáblákat és a dísztárcsákat - röviden: majdnem mindent.