Translation of "Baş" in Hungarian

0.026 sec.

Examples of using "Baş" in a sentence and their hungarian translations:

Kitabın baş aşağı.

A könyved fejjel lefelé van.

Stresle baş edemiyorum.

Nem bírom elviselni a stresszt.

Baş ağrım geçti.

Elmúlt a fejfájásom.

Baş rahibenin yanına gittim.

és végigvezetett a folyamatokon.

On baş sığırımız var.

- Tíz marhánk van.
- Nekünk tíz szarvasmarhánk van.

Baş parmağıma iğne batırdım.

Megszúrtam a hüvelykujjamat egy tűvel.

Anksiyete ile baş edemedi.

Nem tud úrrá lenni a félelmein.

Kötü haberle baş edebilirim.

Túl tudom magam tenni a rossz híreken.

Onu baş aşağı çevirin.

Fordítsd fejjel lefelé!

Yen baş antrenör kim?

Ki az új vezetőedző?

Baş ağrım tamamen geçti.

A fejfájásom teljesen elmúlt.

Çocuk bir baş belasıdır.

Ez a kölyök egy istencsapása!

O, stresle baş edemiyor.

Nem tud a stresszel megbirkózni.

Tom başarısızlıkla baş edemedi.

Tomi nem tudja helyén kezelni a kudarcokat.

Kötü bir baş ağrım var.

Erősen fáj a fejem.

Resim baş aşağı asılı idi.

A kép fejjel lefelé lógott.

O, resmi baş aşağı astı.

- A képet fordítva akasztotta fel.
- Fordítva akasztotta fel a képet.

Korkunç bir baş ağrım var.

Borzalmas fejfájásom van.

Tom sandalyeyi baş aşağı çevirdi.

Tom felfordította a széket.

Tom bardağı baş aşağı çevirdi.

Tom fejjel lefelé fordította az üveget.

Sanırım kendim bununla baş edebilirim.

Úgy gondolom, hogy ezt magam is el tudom intézni.

Neden onu baş aşağı çevirdin?

Miért fordítottad fejjel lefelé?

Bunu kim baş aşağı çevirdi?

Ki fordította ezt fejjel lefelé?

Bu sadece bir baş ağrısı.

Csak egy fejfájás.

Sanatçı trapezten baş aşağı asıldı.

Az artista fejjel lefelé lógott a trapézról.

O durumla derhal baş etmişti.

Hamar a helyzet ura lett.

Tom bu stresle baş edemiyor.

Tom nem tud megbirkózni a stresszel.

Siyahi insanlar bu hikayenin baş kahramanı

A feketék a történet főszereplői,

Ve onlarla baş etmek zorunda kaldım,

és meg kellett küzdenem velük,

Tom sık sık baş ağrısı çeker.

Tom gyakran szenved fejfájástól.

Tom berbat bir baş ağrısı var.

Tomnak hasogató fejfájása van.

Tom'un şiddetli bir baş ağrısı var.

Tomnak erős fejfájása van.

Otel yeni bir baş resepsiyonist arıyor.

A hotel új főrecepcióst keres.

Bu baş edebileceğim bir şey değil.

Ez nem olyan, amivel ne tudnék megbirkózni.

Annem sık sık baş ağrısı çeker.

Édesanyámnak gyakran fáj a feje.

Bu ilaç baş ağrıları için iyidir.

Ez a gyógyszer fejfájásra jó.

Bazı insanlar dünya ile baş edemez.

- Sokaknak elég nagy falat a világ.
- Sokak nem bírnak megbirkózni a világgal.
- Sokak számára jelent kihívást a világ.

Bu dizinin baş karakteri, bir hayvandır.

Ennek az előadásnak egy állat a főszereplője.

Büyük bir hayranlıkla baş rahibenin yanına gittiğimde

Nagy lelkesedéssel mentem hozzá,

Sonunda yalnız başına baş edemeyeceğini itiraf etmelisin.

Be kellene végre látnod, hogy egyedül nem tudsz vele megbirkózni.

Enerjik oğullarımızla baş etme gayreti bizi birbirimize bağladı.

és próbáltuk lekötni nagyon eleven lurkóink energiáit.

O, baş ağrısını erken ayrılmanın mazereti olarak kullandı.

Fejfájást használt ürügyként, hogy korán eltávozzon.

Çok fazla şarap içtim ve baş dönmesi oldu.

Túl sok bort ittam, és elszédültem.

- Benim başım ağrıyor.
- Başım ağrıyor.
- Baş ağrım var.

Fáj a fejem.

Benim ismimin baş harfleri benim evrak çantasının üstünde.

A monogramom az aktatáskámon van.

Artık bir kurban değil, cinsel istismarla baş etmiş biriydim.

A zaklatás túlélője voltam, nem áldozata.

Bu genç sürünün hayatta kalması baş dişi aslana bağlı.

A fiatal csapat túlélési esélyei a falkavezér nőstényen múlnak.

Ateşim ve baş ağrım var sanırım. Ben hasta oluyorum.

- Lázam van és fáj a fejem. Azt hiszem, beteg leszek.
- Lázas vagyok és fáj a fejem. Azt hiszem, beteg leszek.

Tom ertesi gün acı verici bir baş ağrısıyla uyandı.

A következő napon Tom szörnyű fejfájással ébredt.

Yapabileceğimiz bir şey yok. Onunla baş etmeyi öğrenmek zorunda kalacaksın.

Semmit sem tehetünk. Meg kell tanulnod megbirkózni vele.

- Onlar korkularıyla baş edebilirler.
- Onlar korkularının üstesinden gelebilirler.
- Korkularını yenebilirler.

Le tudják győzni félelmeiket.

Tom kötü bir baş ağrısı olduğunu ve yatması gerektiğini söyledi.

Tom azt mondta, hogy erős fejfájása van, és le kell feküdnie.

Ve kendimi ait olduğum yerin orası olduğu düşüncesiyle baş başa buldum

És abban a pillanatban másra sem tudtam gondolni, minthogy én is ide tartozom.

İnsan açlıkla baş edebiliyor ama susuzluğa dayanmak mümkün değil, bağırsakların ağrımaya başlıyor, dayanamıyorsun.

Az éhség elviselhető, de a szomjúság nem. mert megfájdul az ember bele. Nem lehet kibírni.