Translation of "şehirde" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "şehirde" in a sentence and their hungarian translations:

Şehirde olacağım.

A városban leszek.

Tom şehirde.

Tamás a városban van.

Şehirde yaşıyorum.

A városban lakom.

O şehirde kayboldu.

Eltévedt a városban.

O, şehirde yaşıyor.

Ő a városban lakik.

Şehirde yaşamak istiyorum.

- A városban szeretnék lakni.
- A városban szeretnék letelepedni.

Şehirde mi yaşıyorsunuz?

Városban laksz?

Hangi şehirde bu?

Melyik városban van?

Şehirde kalmayı planlıyorum.

Az a tervem, hogy a városban maradok.

O, hangi şehirde?

Melyik városban van?

Hangi şehirde yaşıyorsun?

- Melyik városban laksz?
- Melyik városban élsz?

Bu şehirde yaşamıyorum.

Én nem ebben a városban lakom.

Şehirde yaşamak istemiyorum.

Nem akarok a városban lakni.

...şehirde farklı dünyalar canlanır.

új városi világok elevenednek meg.

Ama şehirde... ...ihtimaller sonsuz.

A város azonban kimeríthetetlen lehetőségeket kínál.

Bu şehirde olduğunu bilmiyordum.

- Nem tudtam, hogy itt voltál a városban.
- Nem tudtam, hogy a városban vagy.

O, şehirde yaşamaktan hoşlanmıyordu.

- Nem szeretett a városban lakni.
- Nem tetszett neki a városi élet.
- Nem szeretett a városban élni.

Onun şehirde yaşadığını biliyoruz.

Tudjuk, hogy a városban él.

Tom şehirde yaşamayı sevmiyordu.

- Tomnak nem tetszett a városi élet.
- Tom nem szeretett a városban lakni.

- Tom bu şehirde çalışıyor mu?
- Tom bu şehirde mi çalışıyor?

Ebben a városban dolgozik Tamás?

O, bu şehirde gözden kayboldu.

Eltűnt ebből a városból.

Büyük bir şehirde yaşamak istiyorum.

Egy nagyvárosban szeretnék lakni.

Biz büyük bir şehirde yaşıyoruz.

- Egy nagy városban élünk.
- Egy nagy városban lakunk.

O, bu şehirde çalışıyor mu?

Ebben a városban dolgozik ő?

Şehirde yeni bir şerif var.

- Új seriff van a városban.
- Új seriffje van a városnak.

Ben büyük bir şehirde yaşıyorum.

- Egy nagy városban élek.
- Egy nagy városban lakom.

Şirketimizin birçok şehirde şubeleri var.

Társaságunknak sok városban van fiókja.

Büyük bir şehirde yaşamayı isterim.

Egy nagy városban szeretnék élni.

Roma'nın yakınında bir şehirde çalışıyorum.

Róma mellett dolgozom egy városban.

Onlar başka bir şehirde yaşıyorlar.

Másik városban élnek.

- Bu şehirde birçok tarihi eser var.
- Bu şehirde birçok tarihi yapı var.

Ennek a városnak sok történelmi épülete van.

- Biz güzel bir şehirde yaşıyoruz.
- Güzel bir kentte yaşıyoruz.
- Güzel bir şehirde yaşıyoruz.

Egy gyönyörű városban lakunk.

Bugün, dünya çapında birçok şehirde düzenleniyor.

Ma számos országban rendeznek ilyet.

Bu şehirde çok sayıda okul vardır.

Rengeteg iskola van ebben a városban.

Büyük bir şehirde yaşadın mı hiç?

Éltél már nagyvárosban?

Bu şehirde bir taksi bulmak zordur.

Ebben a városban nehéz taxit fogni.

Onun bu şehirde birkaç arkadaş var.

Kevés barátja van ebben a városban.

- Civardaki şehirde yaşıyorum.
- Çevre ilde yaşıyorum.

- A közeli városban élek.
- A közeli városban lakom.

Bu güzel şehirde doğduğun için şanslısın.

Szerencsés vagy, hogy ebben a gyönyörű városban születtél.

Amerika'da her şehirde bir kütüphane vardır.

Minden amerikai városban van egy könyvtár.

Bu şehirde çok sayıda köprü var.

Túl sok híd van ebben a városban.

Onlar uzun süre şehirde değiller miydi.

- Sokáig voltak a városban?
- Hosszú ideig voltak a városban?

Dünyadaki her şehirde, kasabada, köyde de yapılabilir.

akkor megtörténhet a világ minden nagyvárosában, városában és falvában.

Gerçek bir mega şehirde olması gerektiği gibi,

klinikák, kórházak,

Şehirde yaşamak taşrada yaşamaya göre gerçekten farklıdır.

A városi élet nagyon különbözik a vidéki élettől.

O zamanlar, Amerika'daki çoğu büyük şehirde olduğu gibi

Akkoriban olyan volt, mint a többi USA-beli nagyváros;

Akıllı bir şehirde aşık olmak nasıl bir şey?

Milyen érzés szerelembe esni egy okosvárosban?

Şehirde çok sayıda evcil hayvan olduğundan seçeneği bol.

A sok háziállatnak köszönhetően bőven van lehetőség.

Tom şehirde yaşamaya yetecek kadar para kazanıyor mu?

Tom elég pénzt keres ahhoz, hogy a városban éljen?

- Bu kasabada kimi tanıyorsun?
- Bu şehirde kimi tanıyorsun?

Kit ismersz ebben a városban?

Bu şehirde üzerinde uyunabilecek bir bank bulmak zor.

Nehéz találni ebben a városban egy padot, melyen el lehet aludni.

Şehirde başarılı olmak için... ...hayvanların caddelerde dolaşmayı öğrenmesi gerekir.

A sikeres városi túléléshez az állatoknak meg kell tanulniuk az alkalmazkodást,

İnsanlar onun bu şehirde en zengin adam olduğunu söylüyorlar.

Azt mondják, ő a város leggazdagabb embere.

Benim başından beri büyük bir şehirde yaşamaya hiç niyetim yoktu.

Elejétől fogva nem szándékoztam nagyvárosban lakni.

Bu ayın sonunda, bu şehirde çalışan insanların sayısı bini geçmiş olacak.

A dolgozó emberek száma ebben a városban ezernél több lesz ennek a hónapnak a végére.

Şehirde yaşan insanlar ve mimarlar olarak bu bizim için çok önemli bir ders.

Fontos lecke ez nekünk: polgároknak és építészeknek.

"Bugün şehirde kiminle karşılaştığımı asla tahmin edemeyeceksin." "Maria mı?" "Ne? Bunu nasıl biliyorsun?"

- Soha nem fogod kitalálni, kivel futottam ma össze a városban! - Máriával? - Hogy!? Hát te meg ezt honnan tudod?