Translation of "Mıydı" in German

0.007 sec.

Examples of using "Mıydı" in a sentence and their german translations:

Şaka mıydı?

- War es ein Scherz?
- War das ein Witz?

- Şu bir sincap mıydı?
- O bir sincap mıydı?
- Bu bir sincap mıydı?

War das ein Eichhörnchen?

Kitap enteresan mıydı?

War das Buch interessant?

Tom yalnız mıydı?

War Tom allein?

Pencereler kapalı mıydı?

Waren die Fenster geschlossen?

Harika olmaz mıydı?

Wäre das nicht fantastisch?

Sonuçlar şaşırtıcı mıydı?

Waren die Ergebnisse überraschend?

Tom kızgın mıydı?

War Tom wütend?

Tom yakışıklı mıydı?

War Tom gutaussehend?

Tom burada mıydı?

War Tom hier?

Tom orada mıydı?

War Tom da?

O, hayır mıydı?

War das ein Nein?

Tom haklı mıydı?

Hatte Tom recht?

Banka kapalı mıydı?

War die Bank geschlossen?

Kapı kapalı mıydı?

- War die Tür geschlossen?
- War die Tür zu?

Kapı açık mıydı?

War die Tür offen?

Bu kasıtlı mıydı?

War das absichtlich?

O Fransız mıydı?

War sie Französin?

Bağlantı var mıydı?

Gab es eine Verbindung?

Dün sıcak mıydı?

War es gestern heiß?

Tren kalabalık mıydı?

War es voll im Zug?

Otobüs kalabalık mıydı?

War der Bus überfüllt?

- Tom burada mıydı?
- Tom daha önce burada mıydı?

War Tom vorhin hier?

Bir nükleer bomba mıydı?

War es eine Atombombe?

Masada kitap var mıydı?

Lag auf dem Schreibtisch ein Buch?

Londra'da hava yağışlı mıydı?

- War es regnerisch in London?
- War es in London regnerisch?

Tom okuldan kaçar mıydı?

Pflegte Tom die Schule zu schwänzen?

Çok hasar var mıydı?

Ist viel Schaden entstanden?

O bir sincap mıydı?

War das ein Eichhörnchen?

O çok kolay mıydı?

- War das zu einfach?
- War das zu leicht?

Bir seçeneğim var mıydı?

Besaß ich eine Chance?

Tom bugün okulda mıydı?

War Tom heute in der Schule?

Tom da orada mıydı?

Ist Tom auch da?

Bir kavga var mıydı?

Gab es Streit?

Bir skandal var mıydı?

Hab es einen Skandal?

Bir deprem var mıydı?

Gab es ein Erdbeben?

Yeterli para var mıydı?

Hat das Geld genügt?

O, evde yalnız mıydı?

- War er allein zu Hause?
- Ist er allein zu Hause gewesen?

Tom senin takımında mıydı?

War Tom in deiner Mannschaft?

O bir patlama mıydı?

War das eine Explosion?

O senin planın mıydı?

- War das dein Plan?
- War das Ihr Plan?
- War das euer Plan?

O bir kaza mıydı?

War es ein Unfall?

Onlar ağır silahlı mıydı?

Waren sie schwer bewaffnet?

Hiç tanık var mıydı?

Gab es Zeugen?

Hiç sorun var mıydı?

- Gab es irgendwelche Probleme?
- Gab es Probleme?

Arabada kimse var mıydı?

Saß jemand in dem Wagen?

Atlantis gerçekten var mıydı?

Gab es Atlantis wirklich?

Tom bunu yazan mıydı?

War Tom derjenige, der das geschrieben hat?

Sherly'i Cannes'a uçuruyor olurlar mıydı?

hätte man Sheryl nach Cannes geflogen?

Gerçekten bu UFO'nun parçaları mıydı?

War es wirklich ein Teil dieses UFO?

Gökyüzünde hiç yıldız var mıydı?

- Waren überhaupt Sterne am Himmel?
- Waren Sterne am Himmel?

Çok fazla trafik var mıydı?

Gab es viel Verkehr?

Yanında hiç silah var mıydı?

Hatte sie irgendwelche Waffen bei sich?

Tom onun hakkında kızgın mıydı?

War Tom deswegen wütend?

O başka bir şaka mıydı.

War das auch ein Witz?

O, geçen yıl Hokkaido'da mıydı?

War er letztes Jahr in Hokkaido?

Tom'un bir silahı var mıydı?

War Tom bewaffnet?

Onun hiç düşmanı var mıydı?

Hatte er Feinde?

Bununla bir ilgin var mıydı?

- Hattest du etwas damit zu tun?
- Hattet ihr etwas damit zu tun?
- Hatten Sie etwas damit zu tun?

Tom'un hiç önerisi var mıydı?

Hatte Tom irgendwelche Vorschläge?

Odada başka kimse var mıydı?

War noch jemand im Zimmer?

Bunların hepsi aynı çantada mıydı?

War das alles in derselben Tüte?

Hiç doldurulmuş hayvanınız var mıydı?

Hast du irgendwelche Plüschtiere?

Tom'un yardıma ihtiyacı var mıydı?

Hat Tom Hilfe gebraucht?

Arabada bir sorun var mıydı?

Stimmte etwas mit dem Wagen nicht?

Tom geçen hafta Boston'da mıydı?

War Tom letzte Woche in Boston?

Bu adam kilisenin düşmanı mıydı?

War dieser Mann ein Gegner der Kirche?

Tom'un bir planı var mıydı?

Hatte Tom einen Plan?

Tom onu gerçekten yapar mıydı?

Würde Tom das wirklich machen?

Tom ve Mary arkadaş mıydı?

Waren Tom und Maria befreundet?

Annen gençken piyano çalar mıydı?

Hat deine Mutter in ihrer Jugend Klavier gespielt?

- Tom'dan başka orada kimse var mıydı?
- Tom'un dışında başka biri var mıydı?

War noch jemand außer Tom dort?

Ekrem İmamoğlu ile ev arkadaşı mıydı?

War er ein Mitbewohner von Ekrem İmamoğlu?

Masanın üstünde hiç bardak var mıydı?

Standen Gläser auf dem Tisch?

"Bir notunuz var mıydı?" "Yok, teşekkürler."

„Möchten Sie eine Nachricht hinterlassen?“ – „Nein, danke.“

İstediğin başka bir şey var mıydı?

Wolltest du sonst noch etwas?

Marika'nın Japonya'dan mektup arkadaşı var mıydı?

Hatte Marika Brieffreunde aus Japan?

Söylemek istediğin bir şey var mıydı?

Wolltest du etwas sagen?

Ben yokken hiç müşteri var mıydı?

Waren Kunden da, während ich weg war?

Tom'un herhangi bir düşmanı var mıydı?

Hatte Tom Feinde?

Odada başka bir şey var mıydı?

Gab es in dem Zimmer sonst noch etwas?

Akşam yemeğinde birçok konuk var mıydı?

Nahmen viele Gäste an dem Abendessen teil?

- Kapı kapatıldı mı?
- Kapı kapalı mıydı?

War die Tür geschlossen?

Senin dışında, başka kimse var mıydı?

- War außer dir noch jemand da?
- War außer Ihnen noch jemand da?
- War außer euch noch jemand da?

Tom da onu yapmak zorunda mıydı?

Musste auch Tom das tun?

Peki, müze olarak kalsa yanlış karar mıydı?

Wäre es die falsche Entscheidung, wenn es als Museum bleiben würde?

Milyonlarca insanın kalbi bu durumda kırılmaz mıydı?

Würden in diesem Fall nicht die Herzen von Millionen gebrochen?

Ya da bir yanardağ mıydı bu patlayan?

oder war es ein Vulkan, der explodierte?

Kaza eseri mi oldu yoksa kasıtlı mıydı?

War das zufällig oder absichtlich?

Tom'un hafta sonu planlarından haberin var mıydı?

Hast du gehört, was Tom am Wochenende vorhat?

Bush'un el-Kaide ile bağları var mıydı?

Hatte Bush Verbindungen zu al-Qaida?

Sen bir çocukken hiç arkadaşın var mıydı?

Hattest du als Kind Freunde?

Bu gerçekten sadece bir yanlış anlama mıydı?

War es wirklich bloß ein Missverständnis?

Sen geldiğinde Tom ve Mary burada mıydı?

Waren Tom und Maria hier, als du ankamst?

- Başka gelmeyen var mıydı?
- Başka kimse yok muydu?

Hat sonst jemand gefehlt?