Translation of "Kuruyor" in German

Nehir kuruyor.

Der Fluss trocknet aus.

Tom'un gömleği kuruyor.

- Toms Hemd trocknet.
- Toms Hemd trocknet gerade.

Hayal kuruyor olmalıyım.

Ich glaube, ich träume.

Tom hayal kuruyor.

Tom träumt vor sich hin.

Mary'nin giysisi güneşte kuruyor.

Marias Kleid trocknet in der Sonne.

Sen hayal kuruyor olmalısın.

- Du hast wohl geträumt.
- Ihr habt wohl geträumt.
- Sie haben wohl geträumt.

Tom hayal kuruyor mu?

- Träumt Tom?
- Ist Tom am Träumen?

Onlar nasıl iletişim kuruyor?

Wie kommunizieren die?

Donmuş tabaka eriyor ve kuruyor,

taut der Permafrostboden nun auf und laugt aus.

Gelip bu insanla etkileşim kuruyor.

also interagiert er mit diesem Menschen.

Köpeğim bir kedinin hayalini kuruyor.

Mein Hund träumt von einer Katze.

Tom hayal kuruyor gibi görünüyor.

Tom scheint vor sich hin zu träumen.

Tom her zaman hayal kuruyor.

Tom gibt sich ständig Träumereien hin.

Hemen kendine Next adında yazılım ve donanım geliştirme şirketini kuruyor

Er gründet sofort eine Software- und Hardwareentwicklungsfirma namens Next

4 milyondan fazla Avustralyalı, İngilizceden başka bir dilde iletişim kuruyor.

Über vier Millionen Australier verständigen sich in einer anderen Sprache als Englisch.