Translation of "Kafede" in German

Onunla kafede buluştu.

Sie traf ihn im Café.

O, kafede kahvaltı yiyor.

Er frühstückt im Café.

Sami Leyla'yı kafede gördü.

Sami sah Layla im Café.

Kafede bir fincan kahve içtim.

Ich habe in dem Café eine Tasse Kaffee getrunken.

Bir kafede kahvaltı yapmak istiyorum.

Ich möchte in einem Café frühstücken.

Biz işten sonra Shinjuku'da bir kafede buluşurduk.

Wir haben uns nach der Arbeit oft in einem Kaffeehaus in Shinjuku getroffen.

Biz bir kafede hızlı bir öğle yemeği yedik.

Wir nahmen im Cafe ein schnelles Mittagessen zu uns.

Mary yerel bir kafede bir garson olarak çalışıyor.

Maria arbeitet als Kellnerin in einem örtlichen Café.

Tom ilk kez Mary ile Boston'da bir kafede tanıştı.

Thomas hat Maria zum ersten Mal in einem Café in Boston getroffen.

- Kafede bir fincan kahve içtim.
- Kahvehanede bir fincan kahve içtim.

Ich habe in dem Café eine Tasse Kaffee getrunken.

Tom son treni kaçırdı ve geceyi bir internet kafede geçirdi.

Tom verpasste den letzten Zug und verbrachte die Nacht in einem Internetcafé.

- Onunla istasyonun oradaki kahvecide karşılaştım.
- Onunla istasyonun oradaki kahvecide buluştum.
- Onunla istasyonun yakınındaki bir kafede tanıştım.

Ich traf sie in einem Café in der Nähe des Bahnhofes.