Translation of "Ebeveynleriyle" in German

Tom, ebeveynleriyle tatilde.

Tom ist mit seinen Eltern im Urlaub.

- O, ebeveynleriyle tatile gitmeyi reddetti.
- Ebeveynleriyle tatile gitmeyi reddetti.
- O, ebeveynleriyle tatile çıkmayı reddetti.
- Ebeveynleriyle tatile çıkmayı reddetti.

Er weigerte sich, mit seinen Eltern in den Urlaub zu fahren.

Her zaman ebeveynleriyle tartışıyordu.

Sie stritt sich ständig mit ihren Eltern.

Tom onu ebeveynleriyle tartışmalıydı.

Tom hätte das mit seinen Eltern besprechen sollen.

Tom artık ebeveynleriyle yaşamıyor.

Tom wohnt nicht mehr bei seinen Eltern.

Tom'un ebeveynleriyle henüz tanışmadım.

- Ich habe die Eltern von Tom noch nicht getroffen.
- Ich habe Toms Eltern noch nicht getroffen.

Tom ebeveynleriyle sadece Fransızca konuşur.

Tom spricht nur Französisch mit seinen Eltern.

- Ailesiyle yaşamıyor.
- Ebeveynleriyle birlikte yaşamıyor.

Er wohnt nicht bei seinen Eltern.

Tom hâlâ ebeveynleriyle birlikte evde yaşıyor.

Tom lebt noch bei seinen Eltern.