Translation of "Kent" in French

0.009 sec.

Examples of using "Kent" in a sentence and their french translations:

Kent etkinlikle doluydu.

La ville était pleine d'activité.

Kent doğuştan liderdir.

Ken est un leader né.

Meydan, kent yaşamının temelidir.

Un parvis est le début de la vie urbaine.

Bu kent, zamanında güzeldi.

Cette ville était belle en son temps.

Kent bir duvarla çevrilidir.

La ville est entourée d'un mur.

Ben bir kent sakiniyim.

- Je suis citadin.
- Je suis citadine.

Amerika'nın kent nüfusu artıyor.

La population urbaine des États-Unis est en augmentation.

Belediye başkanı kent işlerini yönetir.

Le maire gère les affaires de la ville.

Kent, on idari bölgeye ayrılmıştır.

La ville est divisée en dix circonscriptions.

Siyah bulutlar kent üzerinden geçiyordu.

Des nuages noirs passaient au-dessus de la ville.

Kent, büyük bir ordu tarafından savunuldu.

La ville était défendue par une grande armée.

Kent merkezinde güzel bir park var.

Il y a un super parc dans le centre-ville.

Ben kent merkezinde bir daire arıyorum.

Je cherche un appartement au centre de la ville.

Kent yaşamının avantajları ve dezavantajları vardır.

Vivre en ville a ses avantages et ses inconvénients.

Çok geçmeden kent askerler tarafından işgal edildi.

Bientôt, la cité fut occupée par les soldats.

Boston iyi bir kent. Tekrar ziyarete gelmek isterim.

Boston est une belle ville. J'aimerais la visiter une nouvelle fois.

Kent, önemli bir turistik yer olarak rağbet kazandı.

La ville gagne en popularité en tant que destination touristique majeure.

Bu sorunun yanıtını bulmak için kent kütüphanesine gittim.

Pour trouver la réponse à cette question, je suis allé à la bibliothèque municipale.

- O, kent yaşamından hoşlanmadı.
- O, şehir hayatından hoşlanmıyordu.

Vivre en ville ne lui plaisait pas.

- Kasaba halkı deprem tarafından korkutuldu.
- Deprem kent sakinlerini korkuttu.

Les habitants de la ville furent effrayés par le tremblement de terre.

Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.

Les mesures d'austérité que de nombreuses autorités municipales ont mises en œuvre sont massivement impopulaires.

Mumbai gibi kent ormanlarındaki başıboş köpek, kedi ve tavukların, yani kolay lokmaların peşinde.

des proies faciles. Dans les jungles urbaines comme Mumbai, il a pu observer de ses propres yeux ces léopards menaçants.

- Alma Ata benim favori şehrim!
- Almatı benim en sevdiğim şehir!
- Almatı benim en sevdiğim kent!

Almaty est ma ville préférée !

- İtalya'da birçok eski kent vardır. Örneğin Roma ve Venedik.
- İtalya'da çok sayıda eski şehir var. Örneğin Roma ve Venedik.

Il y a beaucoup de villes antiques en Italie. Rome et Venise, par exemple.