Examples of using "Dönüşecekti" in a sentence and their french translations:
Çoğu nihayetinde harabeye dönüşecekti.
La plupart finiraient par tomber en ruine…
En büyük oğlu Hafız'ı yönetmesi için teslim etmektir. o ülkenin gerçek hükümdarı olacak ve Londra'da bir doktorun kızından Şam'daki arazinin hükümdarına dönüşecekti
et transformée de la fille d'un médecin à Londres à la règle du pays à Damas