Translation of "Zorluklarla" in English

0.015 sec.

Examples of using "Zorluklarla" in a sentence and their english translations:

- Sorun zorluklarla kuşatıldı.
- Sorun zorluklarla doluydu.

The problem was beset with difficulties.

İşinde zorluklarla karşılaştı.

He encountered difficulties in his work.

Zorluklarla karşılaşmadıkları sürece öğrenemezlerdi.

So they couldn’t struggle, and they weren’t learning.

Yürüyüş oldukça zorluklarla dolu.

The march is extremely difficult.

Birçok zorluklarla mücadele edecek.

You will be up against many difficulties.

Birçok zorluklarla karşı karşıyayız.

- We are faced with many difficulties.
- We're faced with many difficulties.

O zorluklarla baş edemediler.

They could not cope with those difficulties.

Başkan zorluklarla başa çıkabilir.

The President is capable of handling the difficulties.

Biz birçok zorluklarla karşılaştık.

We encountered many difficulties.

Bu büyük zorluklarla sonuçlandı.

It resulted in great difficulties.

- Rusya büyük finansal zorluklarla karşılaşıyor.
- Rusya büyük finansal zorluklarla karşı karşıyadır.

Russia is facing great financial difficulties.

O zorluklarla iyi başa çıkar.

He will cope well with difficulties.

Zorluklarla karşılaşırsan tavsiye istemekten çekinme.

If you get into difficulties, don't hesitate to ask for advice.

Biz birçok zorluklarla karşı karşıyayız.

We face many challenges.

Onlar muhtemelen zorluklarla başa çıkabilecekler.

They'll probably be able to cope with the difficulties.

Hangi zorluklarla karşı karşıya kalabiliriz?

What challenges might we face?

O, zorluklarla karşılaştığında nadiren pes eder.

He rarely gives in, confronted with difficulties.

O bize birçok zorluklarla yaşadığını söyledi.

He told us he had gone through many hardships.

Kamyon sürücüleri belirgin zorluklarla karşı karşıyadır.

Truck drivers face obvious challenges.

Sermaye yetersizliği nedeniyle geleceğimiz zorluklarla dolu olacak.

Our future will be full of difficulties because of lack of funds.

Sami bazı ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldı.

Sami faced some grave challenges.

Bu videoda, Tesla'nın ne tür zorluklarla karşılaşacağını göreceğiz.

In this video, we are going to see what kind of challenges Tesla is going to face in the

O zaman, ülkemiz ciddi ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.

At the time, our country was confronted with serious economic difficulties.

O dul ve emeklidir ve birçok zorluklarla karşı karşıyadır.

She's a widow and a pensioner, and faces many hardships.

Bazı çocuklar dilleri kolaylıkla öğrenir ve bazıları da zorluklarla öğrenir.

Some children learn languages easily and others with difficulty.