Translation of "Yazıyorum" in English

0.009 sec.

Examples of using "Yazıyorum" in a sentence and their english translations:

- Kitap yazıyorum.
- Bir kitap yazıyorum.

I'm writing a book.

- Bir mektup yazıyorum.
- Ben bir mektup yazıyorum.
- Mektup yazıyorum.

- I am writing a letter.
- I'm writing a letter.

Dostça yazıyorum.

I'm writing the fellow.

Vasiyetimi yazıyorum.

I'm writing my will.

Tom'a yazıyorum.

I'm writing to Tom.

Çince yazıyorum.

I write Chinese.

Onlara yazıyorum.

I'm writing to them.

Ona yazıyorum.

I'm writing to him.

Çok yazıyorum.

I've been writing a lot.

Şiir yazıyorum.

- I write poems.
- I write poetry.

Saçmalık yazıyorum.

I'm writing nonsense.

- Ben bir mektup yazıyorum.
- Mektup yazıyorum.

I'm writing a letter.

Bir SMS yazıyorum.

I am writing an SMS.

Bir makale yazıyorum.

- I am writing an article.
- I'm writing an article.

Bir roman yazıyorum.

- I am writing a novel.
- I'm writing a novel.

Şimdi ne yazıyorum?

What am I writing now?

Ben ne yazıyorum?

What do I write?

Bir cümle yazıyorum.

I am writing a sentence.

Senin hakkında yazıyorum.

I'm writing about you.

Bizim hakkımızda yazıyorum.

I'm writing about us.

Bir şarkı yazıyorum.

I'm writing a song.

Bir mektup yazıyorum.

- I am writing a letter.
- I'm writing a letter.

Ben adama yazıyorum.

I'm writing to the guy.

Bu listeyi yazıyorum

So I'm writing this list,

Bir deneme yazıyorum.

- I'm writing an essay.
- I am writing an essay.

Neden yazı yazıyorum?

Why do I write?

Tom'a mesaj yazıyorum.

- I am writing a message to Tom.
- I'm writing a message to Tom.

- Serbest zamanımda bloğuma yazıyorum.
- Boş zamanımda bloğuma yazıyorum.

In my free time, I write on my blog.

Her gün günlüğüme yazıyorum.

- I am keeping a diary every day.
- I write in my diary every day.

Ben hâlâ yorumlar yazıyorum.

I'm still writing comments.

Ben bir mektup yazıyorum.

- I am writing a letter.
- I'm writing a letter.

Artık yeni fontla yazıyorum.

Now, I write with the new font.

Ben arkadaşlarıma mektuplar yazıyorum.

I write letters to my friends.

Neden yalnızca roman yazıyorum?

Why do I write only novels?

Ne zaman şiir yazıyorum?

When do I write poetry?

Almanca bir cümle yazıyorum.

I'm writing a sentence in German.

Düzenli olarak makale yazıyorum.

I write articles regularly.

Kızıma bir mektup yazıyorum.

I'm writing a letter to my daughter.

Bu mektubu karıma yazıyorum.

- I am writing this letter to my wife.
- I write this letter to my wife.

Grevler hakkında makaleler yazıyorum.

I am writing articles about strikes.

Bütün sabah mektuplar yazıyorum.

I have been writing letters all morning.

Şimdi bir mektup yazıyorum.

I am writing a letter now.

Boş vakitlerimde şiir yazıyorum.

- I write poetry in my free time.
- In my free time, I write poetry.

Mary'ye bir mektup yazıyorum.

I'm writing a letter to Mary.

Fransızca bir şarkı yazıyorum.

I'm writing a song in French.

Başka bir hikaye yazıyorum.

I'm writing another story.

Ben staj raporumu yazıyorum.

I am writing my internship report.

Bu mektubu ona yazıyorum.

I'm writing this letter to him.

Bu mektubu Tom'a yazıyorum.

I'm writing this letter to Tom.

Bütün şarkı sözlerini yazıyorum.

I write all the lyrics.

Yeni bir kitap yazıyorum.

I'm writing a new book.

Şimdi bir kitap yazıyorum.

I'm writing a book now.

Ben hâlâ şiirler yazıyorum.

I still write poems.

Abuk subuk sözler yazıyorum.

I'm writing gibberish.

- Şarkı yazarım.
- Şarkı yazıyorum.

I write songs.

- Ben de İngilizce çeviriler yazıyorum.
- Çevirileri İngilizce olarak da yazıyorum.

I'm also writing the translations in English.

Memnuniyetsizliğimi ifade etmek için yazıyorum.

I am writing to express my dissatisfaction.

Neden ben bu mesajı yazıyorum?

Why am I writing this SMS?

Bir kalem olmadan nasıl yazıyorum?

How am I writing without a pen?

Nasıl çabuk bir biçimde yazıyorum?

How do I write quickly?

Bir yıldır bu taslağı yazıyorum.

I have been writing this manuscript for a year.

Ben Almanca bir şarkı yazıyorum.

- I am writing a song in German.
- I'm writing a song in German.

Hoşnutsuzluğumu ifade etmek için yazıyorum.

- I write to express my discontent.
- I'm writing in order to express my discontent.

Bütün gün boyunca mektuplar yazıyorum.

- I have been writing letters all day long.
- I've been writing letters all day long.

Ben hâlâ bazen Tom'a yazıyorum.

I still sometimes write to Tom.

Bloğum için bir makale yazıyorum.

I'm writing an article for my blog.

Almanca olarak bir şarkı yazıyorum.

- I am writing a song in German.
- I'm writing a song in German.

Ben de aynı nedenlerden dolayı yazıyorum.

I write for those same reasons.

Şu an Tom'a bir mektup yazıyorum.

I'm writing a letter to Tom now.

Şu anda Tom'a bir mesaj yazıyorum.

I'm writing a message to Tom right now.

Okul gazetesi için bir makale yazıyorum.

I'm writing an article for the school newspaper.

Mola vermeden saat ikiden beri yazı yazıyorum.

I have been writing since two o'clock without a break.

Ben bunu vefat eden arkadaşlarımın adına yazıyorum.

I'm writing that on behalf of our friends who passed away.

Şu anda Çince öğretmenime bir mektup yazıyorum.

I'm now writing a letter to my Chinese teacher.

Mektubu yazdın mı?" "Hayır, onu şimdi yazıyorum."

"Have you written the letter?" "No, I'm writing it now."

Ben bir arkadaşın isteği üzerine sana yazıyorum.

I am writing you at the request of a friend.

- Hâlâ şarkılar yazıyorum.
- Şarkı yazmaya devam ediyorum.

I still write songs.

Solağım ve bu yüzden sol elimle yazıyorum.

I'm left-handed, and so I write with my left hand.

Haftada en az iki kere Tom'a yazıyorum.

I write to Tom at least twice a week.

- Sol elimle yazıyorum çünkü benim için daha rahat.
- Benim için daha uygun olduğu için sol elimle yazıyorum.

I write with my left hand because it's more convenient for me.

Ben şu anda kız arkadaşıma bir mektup yazıyorum.

I'm just writing a letter to my girlfriend.

Kocam hastaneye yatırıldığı için onun adına ben yazıyorum.

Because my husband has been admitted to hospital, I am writing on his behalf.

Ben yazıyı okudum ve şimdi bir özet yazıyorum.

- I have read the article and now I am writing a summary.
- I have read the article and now I'm writing a summary.

- Şu anda Çince öğretmenime bir mektup yazıyorum fakat İngilizce.
- Şu anda Çinli öğretmenime bir mektup yazıyorum fakat İngilizce.

I'm now writing a letter to my Chinese teacher, but in English.

Tükenmez kalemimi kaybettim ve şu anda kurşun kalemle yazıyorum.

I've lost my ball-point pen and am now writing with a pencil.