Translation of "Yaşındadır" in English

0.006 sec.

Examples of using "Yaşındadır" in a sentence and their english translations:

Tony kaç yaşındadır?

How old is Tony?

Laurie yirmi yaşındadır.

Laurie is twenty years old.

Muiriel yirmi yaşındadır.

Muiriel is twenty years old.

Tom, otuz yaşındadır.

- Tom is thirty years old.
- Tom's thirty.
- Tom is thirty.
- Tom is 30 years old.

Arkadaşım on yedi yaşındadır.

- My friend is seventeen years old.
- My friend is seventeen.

Tom yaklaşık Mary'nin yaşındadır.

- Tom is about Mary's age.
- Tom is approximately Mary's age.

Tom yaklaşık otuz yaşındadır.

- Tom is almost thirty.
- Tom is almost thirty years old.

O yaklaşık yirmi yaşındadır.

She is around twenty years of age.

Bu köpek kaç yaşındadır?

How old is this dog?

Tom, Mary'nin yarı yaşındadır.

Tom is half Mary's age.

O, on yedi yaşındadır.

She is aged seventeen.

Mary otuz altı yaşındadır.

Mary is thirty-six years old.

Tom on üç yaşındadır.

Tom is thirteen years old.

O, en fazla yirmi yaşındadır.

She's at most 20 years old.

O, en fazla 18 yaşındadır.

She is at most 18 years old.

O şimdi seksen bir yaşındadır.

- She attained the age of eighty one.
- She turned eighty-one.
- She is now eighty-one years old.

Kızım neredeyse on beş yaşındadır.

My daughter is barely fifteen.

Evren yaklaşık 13.75 milyar yaşındadır.

The age of the universe is about 13.75 billion years.

Evren yaklaşık olarak13.750 milyon yaşındadır.

The universe is about 13.75 thousand million years old.

Shinko'nun erkek kardeşi sekiz yaşındadır.

Shinko's brother is eight.

Tom yaklaşık olarak Mary'nin yaşındadır.

Tom is about Mary's age.

Tom'un babası altmış yedi yaşındadır.

Tom's father is sixty-seven years old.

Dünya sadece birkaç bin yaşındadır.

The earth is only a few thousand years old.

Mary'nin kocası, benim kocamın yaşındadır.

Mary's husband is my husband's age.

Magdalena ve Lech on üç yaşındadır.

Magdalena and Lech are thirteen.

Ania ve Piotr on iki yaşındadır.

Ania and Piotr are twelve.

Erkek kardeşim yirmi bir yaşındadır ve evlidir.

My brother is twenty one years old and is married.

- O, on yedi yaşındadır.
- O on yedi yaşında.

- She is aged seventeen.
- She's seventeen.
- She's seventeen years old.

- Tom on üç yaşında.
- Tom on üç yaşındadır.

- Tom is thirteen.
- Tom is thirteen years old.

Bu köpek on üç ya da on dört yaşındadır.

This dog is thirteen or fourteen years old.

- Bu ağaç yaklaşık olarak üç yüz yıllıktır.
- Bu ağaç yaklaşık 300 yaşındadır.

- This tree is approximately three hundred years old.
- This tree is about 300 years old.

- Tom yaklaşık Mary'nin yaşındadır.
- Tom Mary ile yaklaşık aynı yaşta.
- Tom yaklaşık olarak Mary'nin yaşındadır.
- Tom aşağı yukarı Mary ile aynı yaşta.
- Tom yaklaşık olarak Mary ile aynı yaştadır.

- Tom is about Mary's age.
- Tom is approximately Mary's age.
- Tom is about the same age as Mary.
- Tom is roughly the same age as Mary.
- Tom is approximately the same age as Mary.