Translation of "Uydurmak" in English

Hastalık uydurmak anlamsızdır.

It's futile to feign illness.

Ona ayak uydurmak zor.

It's hard to keep up with her.

Sana ayak uydurmak zor.

It's hard to keep up with you.

Onlara ayak uydurmak zor.

It's hard to keep up with them.

Zamana ayak uydurmak kolay değil.

- It's not easy to keep up with the times.
- It isn't easy to keep up with the times.

Zamana ayak uydurmak için gazeteler okumalısın.

You should read the newspapers in order to keep up with the times.

Zamana ayak uydurmak için gazeteler okurum.

I read newspapers in order to keep up with the times.

Zamana ve çağa uymak ayak uydurmak için

is they can be reconstructed

Tom Mary'ye ayak uydurmak için acele etti.

Tom hurried to keep up with Mary.

En son modalara ayak uydurmak çok pahalı.

It is very expensive to keep up with the latest fashions.

Ama bazı hayvanlar için değişime ayak uydurmak zor.

But for some animals, the pace of change is too fast.

Zamana ayak uydurmak için yeni bir bilgisayar aldım.

I bought a new computer to keep up with the times.

O, sınıf arkadaşların ayak uydurmak için mücadele etti.

He struggled to keep up with his classmates.

Zamana ayak uydurmak için kitaplar ve dergiler okurum.

I read books and magazines to keep up with the times.

Tom sınıfın geriye kalanına ayak uydurmak için sorun yaşıyor.

Tom is having trouble keeping up with the rest of the class.

Beverly Hills gibi zengin kasabada Joneses ailesine ayak uydurmak zordur.

Keeping up with the Joneses is expensive in rich town like Beverly Hills.

O, konuşmanın bir bölümünü unuttu ve bir süre uydurmak zorunda kaldı.

He forgot a section of the speech and had to improvise for a while.

- Sık sık söylenildiği gibi kendini yeni bir çevreye uydurmak zordur.
- Söylendiği gibi, yeni bir çevreye alışmak zordur.

As is often said, it is difficult to adjust yourself to a new environment.