Translation of "Tarafını" in English

0.005 sec.

Examples of using "Tarafını" in a sentence and their english translations:

Kimsenin tarafını tutmuyorum.

I'm not taking anyone's side.

Tom'un tarafını tutuyorum.

I'm siding with Tom.

"Neden hep Mary'nin tarafını tutuyorsun?" "Ben kimsenin tarafını tutmuyorum."

"Why are you always taking Mary's side?" "I'm not taking anyone's side."

Resmin diğer tarafını keşfedebilirsiniz.

you can explore the other side of the picture.

Neden onun tarafını tutuyorsun?

Why are you siding with her?

Hikayenin benim tarafını anlatayım.

Let me tell my side of the story.

Ayın diğer tarafını göremiyoruz.

- We cannot see the other side of the moon.
- We can't see the other side of the moon.

Teorik tarafını matematikçilere bırakıyoruz.

We'll leave theory to the mathematicians.

Neden onların tarafını tutuyorsun?

Why are you siding with them?

Her zaman onun tarafını tutma.

Don't always take sides with him.

Neden hep Tom'un tarafını tutuyorsun?

Why do you always take Tom's side?

Ben Tom'un tarafını tutacağını biliyordum.

I knew you'd take Tom's side.

Şehrin o tarafını temiz tutmalısın.

You should keep clear of that side of town.

Her zaman Tom'un tarafını tutma.

Don't always take sides with Tom.

Neden hep onun tarafını tutuyorsun?

Why do you always take her side?

Tom hikayenin kendi tarafını anlattı.

Tom told his side of the story.

Dania, Fadıl'ın karanlık tarafını gördü.

Dania saw the dark side of Fadil.

- Beyninin sol tarafını çok kullanıyorsun. Daha sanatsal olabilmek için beyninin sağ tarafını kullanmaya çalış.
- Beyninizin sol tarafını çok kullanıyorsunuz. Daha sanatsal olabilmek için beyninizin sağ tarafını kullanmaya çalışın.

You live in your left brain too much. Try to use your right brain to be more artistic.

Hikayenin benim tarafını duymak istemez misin?

Don't you want to hear my side of the story?

Neden her zaman Tom'un tarafını tutuyorsun?

Why are you always taking Tom's side?

Tom her zaman Mary'nin tarafını tutar.

Tom always takes sides with Mary.

Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.

In America, cars drive on the right side of the road.

Tom hikayenin iki tarafını duymak istiyor.

Tom wants to hear both sides of the story.

Adaletsiz durumlarda tarafsızsanız, zalimin tarafını seçmişsinizdir.

If you are neutral in situations of injustice, you have chosen the side of the oppressor.

Neden her zaman onun tarafını tutuyorsun?

Why do you always take his side?

Hikayenin iki tarafını da duymak istiyorum.

I want to hear both sides of the story.

Sami, Leyla'nın karanlık tarafını ortaya çıkardı.

Sami revealed the dark side of Layla.

Niye benim yerime Tom'un tarafını tuttun?

Why did you side with Tom instead of me?

Gün doğumu kemerin alt tarafını turuncuyla aydınlatır

The sunrise illuminates the bottom of the arch orange,

Üst damak burnun arka tarafını tamamen kapatıyor.

It's the soft palate sealing up precisely against the back of the nose.

üst damağınızın gırtlağın arka tarafını kapattığını hissedebilirsiniz.

feel your own soft palate snapping against the back of the throat.

Diğerlerine karşı onun tarafını seçmeye karar verdim.

I decided to take his side against the others.

Biz her zaman ayın aynı tarafını görürüz.

We see the same side of the moon at all times.

Köşenin diğer tarafını görmeyi daha önce duymuş olabilirsiniz

Now you may have heard about seeing around corners before,

O her zaman başkalarının iyi tarafını görmeye çalışır.

He always tries to see the good in others.

Gerçek, ay gibidir, bunun yalnızca bir tarafını görebilirsiniz.

Truth is like the moon: you can only see one side of it.

- Tom Mary ile aynı tarafta oldu.
- Tom Mary'nin tarafını tuttu.

Tom sided with Mary.

- Niçin benim yerime onu destekledin?
- Neden benim yerime onun tarafını tuttun?

Why did you side with him instead of me?

- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafından giderler.

In America, cars drive on the right side of the road.

Ay gökyüzündeki Güneşten doğuya doğru hareket eder, biz her gece ayın güneşli tarafını biraz daha çok görürürüz.

As the Moon moves eastward away from the Sun in the sky, we see a bit more of the sunlit side of the Moon each night.

Yeni ayda, ay dünya ve güneş arasında dizilmiştir.Biz ayın güneş tarafından aydınlatılmayan tarafını görürüz. Başka bir deyişle güneşin parlaklığı loş ayı parlattığı için biz ayı hiç görmeyiz

At new moon, the Moon is lined up between the Earth and the Sun. We see the side of the Moon that is not being lit by the Sun. In other words, we see no Moon at all, because the brightness of the Sun outshines the dim Moon!

- Bir aile tartışmamız olduğunda, kocam her zaman benim yerime annesiyle taraftır.
- Aile tartışmamız olduğunda,eşim genellikle benim değil ailesinin tarafında yer alır.
- Ne zaman bir aile tartışmamız olsa kocam benim yerime her zaman annesinin tarafını tutar.

When we have a family argument, my husband always sides with his mother instead of me.