Translation of "Süpermarket" in English

- Süpermarket kapandı.
- Süpermarket kepenk indirdi.

The supermarket is out of business.

Süpermarket açık.

The supermarket is open.

Süpermarket kepenk indirdi.

- The supermarket is out of business.
- The supermarket ran out of business.

Ne büyük bir süpermarket!

What a big supermarket!

Büyük bir süpermarket vardır.

- There is a large supermarket.
- There's a large supermarket.

En yakın süpermarket nerede?

- Where is the nearest supermarket?
- Where's the nearest supermarket?

Affedersiniz. Süpermarket açık mı?

Excuse me. Is the supermarket open?

Süpermarket caddenin diğer tarafında.

The supermarket is on the other side of the street.

Süpermarket hâlâ açık mı?

Is the supermarket still open?

Süpermarket saat kaçta açılıyor?

What time does the supermarket open?

40 binden fazla süpermarket var

There are more than 40,000 supermarkets,

Geçen ay yeni süpermarket açıldı.

The new supermarket was opened last month.

O, kasabada bir süpermarket çalıştırır.

He runs a supermarket in the town.

Süpermarket bu akşam açık mı?

Is the supermarket open this evening?

Çevremizde büyük bir süpermarket var.

- There is a big supermarket in my neighborhood.
- There's a big supermarket in my neighborhood.

Mahallemde büyük bir süpermarket var.

There is a big supermarket in my neighborhood.

Mahallemizde yeni bir süpermarket açıldı.

A new supermarket opened in our neighborhood.

Yakında bir süpermarket var mı?

Is there a supermarket nearby?

Süpermarket pazartesiden cumartesiye kadar açıktır.

The supermarket is open Monday through Saturday.

Yakınlarda nerede bir süpermarket bulabiliriz?

Where's there a supermarket around here?

Süpermarket rafları hemen hemen boştu.

The supermarket shelves were almost empty.

Tom süpermarket civarında Mary'yi izledi.

Tom followed Mary around the supermarket.

Ben bunu süpermarket yolu üzerinde buldum.

I found this on the way to the supermarket.

Evinin yanında bir süpermarket var mıdır?

Is there a supermarket near your house?

Bu genellikle alışverişlerimizin çoğunu yaptığımız süpermarket.

This is the supermarket where we usually do most of our shopping.

Buraya yakın bir süpermarket var mı?

Is there a supermarket near here?

Bu süpermarket günün 24 saati açık.

This supermarket is open 24 hours a day.

Evinizin yanında bir süpermarket var mı?

Is there a supermarket near your home?

Süpermarket, günün o saati için nispeten boştu.

The supermarket was relatively empty for that time of day.

Keşke mahallede süper indirimli bir süpermarket olsa.

I wish there were a super discount supermarket in the neighbourhood.

Bu süpermarket sadece cumartesi günü teslimat yapar.

This supermarket delivers only on Saturday.

Buradan uzakta olmayan büyük bir süpermarket var.

There's a large supermarket not far from here.

Süpermarket birçok part-time çalışanı işe aldı.

The supermarket hired many part-timers.

Bu alışveriş merkezinde bir süpermarket var mı?

Is there a supermarket in this mall?

Ilk süpermarket olan ''Amazon Go'''yu açmak üzereler.

Go” to the public, the first supermarket without cashiers and queueing)

Burada bir yeşil alan vardı; şimdi bir süpermarket var.

There used to be a green field here; now there's a supermarket.

Tokyo'ya gelmeden önce, Bay Sato memleketinde bir süpermarket çalıştırdı.

Mr Sato ran a supermarket in his hometown before he came to Tokyo.

Burada yeşil bir alan vardı; şimdi o bir süpermarket.

Here stood a green field; now it is a supermarket.

Saatin kaç olduğu göz önüne alındığında, süpermarket nispeten boştu.

Considering what time it was, the supermarket was relatively empty.

Bir indirim mağazası ile bir süpermarket arasındaki fark nedir?

What is the difference between a discount store and a supermarket?