Translation of "Oluşturmaktadır" in English

0.002 sec.

Examples of using "Oluşturmaktadır" in a sentence and their english translations:

Merhamet tüm ahlakın temelini oluşturmaktadır.

Compassion is the basis of all morality.

İslam Danimarka'nın en büyük ikinci dini olup, onun 210.000 inananı toplumunun% 3.7'sini oluşturmaktadır.

Islam is the second largest religion in Denmark, of which its 210,000 believers make up 3.7% of its society.

Zenginleştirilmiş besinlerde kullanılan folik asit, doğal olarak oluşan folatlardan daha büyük sağlık riskleri oluşturmaktadır.

The folic acid used in fortified foods poses greater health risks than naturally occurring folates.