Translation of "Olmalıdır" in English

0.007 sec.

Examples of using "Olmalıdır" in a sentence and their english translations:

Bütçe dengeli olmalıdır.

The budget must be balanced.

Bu yeterli olmalıdır.

This should be plenty.

O, bencil olmalıdır.

He must be selfish.

Hükümet, şeffaf olmalıdır.

Government should be transparent.

Hükümet, katılımcı olmalıdır.

Government should be participatory.

Hükümet, işbirlikçi olmalıdır.

Government should be collaborative.

Ölçüm tam olmalıdır.

The measurement has to be exact.

Çevirilerde uyarlamalar olmalıdır.

There must be adaptations in translations.

Yasa açık olmalıdır.

The law should be clear.

Bu yardımcı olmalıdır.

That ought to help.

Bir soruşturma olmalıdır.

There must be an investigation.

Sami abone olmalıdır.

- Sami needs to subscribe.
- Sami is supposed to subscribe.

Güçlüler zayıflara yardımcı olmalıdır.

The strong must help the weak.

Arkadaş birbirlerine yardımcı olmalıdır.

Friends should help one another.

Bir atlet formda olmalıdır.

An athlete must keep in good condition.

Yorumlar konuyla alakalı olmalıdır.

Comments must be relevant to the topic.

Dan'in evi soyulmuş olmalıdır.

Dan's house must have been burglarized.

Tom otuzun üstünde olmalıdır.

- Tom must be over thirty.
- Tom must be over thirty years old.

Emniyet kemerleri zorunlu olmalıdır.

Seat belts should be mandatory.

SWAT analizi kuruluşlar genelinde olmalıdır,

And then that SWAT analysis has to happen across organizations,

Işık, tam doğru seviyede olmalıdır.

Light levels have to be just right.

Öğrenciler, ders süresince sessiz olmalıdır.

Students must keep silent during a class.

Onlar da başkalarına adil olmalıdır.

They should also be fair to others.

Böyle bir insan başarılı olmalıdır.

Such a man ought to succeed.

Bir şirkette bir yönetici olmalıdır.

One must be an executive in some company.

O, civarda bir yerde olmalıdır.

He must be somewhere about.

Bir ev kadını tutumlu olmalıdır.

A housewife should be economical.

Eş cinsel evliliği yasal olmalıdır.

Gay marriage should be legal.

Sağlıklı yetişkin dişleri kalıcı olmalıdır.

Healthy adult teeth should be permanent.

Geleneğe göre, gelin uyumlu olmalıdır.

According to custom, the bride should be compliant.

Düşünmeden konuşunca hep pişman olmalıdır.

Not thinking before he speaks, he invariably proceeds to stick his foot in his mouth.

Her erkeğin bir kadını olmalıdır.

Every Jack must have his Jill.

- Yarıçapı en az otuz metre olmalıdır.
- Onun yarıçapı en az otuz metre olmalıdır.

Its radius must be thirty meters at least.

Bir devlet adamı saygıya değer olmalıdır.

The statesman is worthy of respect.

Prusyalılar güneyli Almanlara karşı tetikte olmalıdır.

The Prussians should be on their guard against the southern Germans.

Öğretmen öğrencileri ile çok sabırlı olmalıdır.

The teacher should be very patient with her students.

Cankurtaran yüksek kaliteli malzemelerden yapılmış olmalıdır.

The life preserver must be made of high quality materials.

Mary yolu geçerken çok dikkatli olmalıdır.

Mary should be very careful while crossing the road.

Tom, Mary'ye daha sık yardımcı olmalıdır.

Tom should help Mary more often.

İnsanlığı sevmek için uzaktan izlenebilir olmalıdır.

To love humanity, it must be viewed from afar.

Öğretmenler çocuklara karşı çok sabırlı olmalıdır.

Schoolteachers must have a lot of patience with the children.

Bu kitap size çok yardımcı olmalıdır.

This book should help you a lot.

Otobüs duraklarında yükseltilmiş bordürler zorunlu olmalıdır.

Raised kerbs at bus stops should be mandatory.

Yeni garson çok daha yetkili olmalıdır.

The new waiter should be much more competent.

Herkes kazandı ve hepsinin ödülleri olmalıdır.

Everybody has won, and all must have prizes.

Bence güvenlik en ileri öncelik olmalıdır.

I think safety should be a top priority.

Yoksulluğun ortadan kaldırılması ana hedefimiz olmalıdır.

- Eradicating poverty must be our main goal.
- Eradicating poverty must be our number one goal.

Bir hakem iki takıma da adil olmalıdır.

- The referee must be fair to both teams.
- A referee must be fair to both teams.

Bir model çekici bir vücuda sahip olmalıdır.

A model must have an attractive body.

O mezun olduğundan dolayı, daha ciddi olmalıdır.

Now that he has graduated, he must become more serious.

Elektrikli cihaz, taşınma sırasında hasar görmüş olmalıdır.

The electrical appliance must have been damaged in transit.

Kitaplar ve arkadaşlar az ama iyi olmalıdır.

Books and friends should be few but good.

Karı koca arasındaki ilişki aşka dayalı olmalıdır.

The relationship between husband and wife should be based on love.

İyi insanlar hâlâ bu dünyada var olmalıdır.

Good people should still exist in this world.

Nokta ve virgüllerden sonra bir boşluk olmalıdır.

There must be a space after periods and commas.

Her bildirme cümlesinin sonunda bir nokta olmalıdır.

You must put a period at the end of each declarative sentence.

İyi bir öğretmen öğrencilerine karşı sabırlı olmalıdır.

A good teacher must be patient with his students.

Tatoeba başka her şeyden daha önemli olmalıdır.

Tatoeba should be more important than anything else.

Yükseköğretimin kalitesi en üst uluslararası standartlarda olmalıdır.

The quality of higher education must answer to the highest international standards.

Doktorlar morfin türevi uyuşturucu yazarken dikkatli olmalıdır.

Doctors should exercise caution when prescribing opioids.

Meyve prese girmeden önce güzel parçalanmış olmalıdır.

The fruit must be finely fragmented, before it can go into the press.

Başarılı olmak yeterli değildir. Diğerleri başarısız olmalıdır.

It is not enough to succeed. Others must fail.

Onlar bu zamana kadar eve gelmiş olmalıdır.

- They must have arrived home by this time.
- They must've arrived home by this time.

Yoksulluğun ortadan kaldırılması bir numaralı amacımız olmalıdır.

- Eradicating poverty must be our main goal.
- Eradicating poverty must be our number one goal.

Onlar kendileri için karar verme hakkına sahip olmalıdır.

They should have the right to decide for themselves.

Koridor tekerlekli bir sandalye için yeterince geniş olmalıdır.

The hallway needs to be wide enough for a wheelchair.

Evlilik tartışmaları, bir evlilik için daima yapıcı olmalıdır.

Marital arguments should always be constructive to a marriage.

Tom Mary'yi hafife almamak için daha dikkatli olmalıdır.

Tom should be careful not to underestimate Mary.

Yeni sunucu çok daha iyi performansa sahip olmalıdır.

The new server should have much better performance.

"Merhaba"'dan sonra cümlenin geri kalanı italik olmalıdır.

The rest of the sentence after "Hello" should be italicized.

Yaşlı insanlar için daha fazla ulusal hastaneler olmalıdır.

There should be more national hospitals for old people.

Harika şairlere sahip olmak için büyük izleyiciler olmalıdır.

To have great poets, there must be great audiences.

Ankara'ya geliyor ayağının tozuyla. Türk halkı bir birey olmalıdır,

As soon as he arrives to Ankara; he says Turkish people should be individuals,

Onun, o şekilde hareket etmesi için bir beyefendi olmalıdır

He must be a gentleman to act that way.

Düğün için her şey kusursuz bir düzen içinde olmalıdır.

Everything must be in perfect order for the wedding.

Şehir merkezi sadece yaya trafiğine değil tümüne kapalı olmalıdır.

The city center should be closed to all but pedestrian traffic.

Teoride, teori ve pratik aynı olmalıdır ama uygulamada değildirler.

In theory, theory and practice should be the same, but in practice, they're not.

Açıklık her teknik yazarın bir yol gösterici ilkesi olmalıdır.

Clearness should be a guiding principle of every technical writer.

Tom, Mary çalışırken rahatsız etmemek için daha dikkatli olmalıdır.

Tom should be more careful not to bother Mary while she's working.

Artık ücrette eşitlik yetmez. Evin sorumlulukları da eşit olmalıdır.

Nowadays, equal pay is not enough. Household responsibilities must also be distributed evenly.

İyi olması için pâte brisée ince ve dilimler hâlinde olmalıdır.

To be good, pâte brisée should be light and flaky.

Bütün İngilizce öğrencilerinin ellerinde iyi bir İngilizceden İngilizceye sözlük olmalıdır.

All students of English should have a good English-English dictionary at hand.

İyi bir parolanın tahmin edilmesi zor fakat hatırlanması kolay olmalıdır.

A good password should be difficult to guess, but easy to remember.

Böyle bir sözlükte " buzdolabı " ile ilgili en az iki cümle olmalıdır.

In a dictionary like this one there should be at least two sentences with "fridge".

Kepenkleri kapatın ve perdeleri çekin. Mümkün olduğu kadar az ışık olmalıdır.

Close the shutters and draw the curtains. There must be as little light as possible.

Mary bir bıçak tutuyorken onu kızdırmamak için Tom kesinlikle dikkatli olmalıdır.

Tom certainly should be careful not to make Mary angry when she's holding a knife.

Merkezin hedefi, diğer ülkelerden gelen gençleri belli bir zaman aralığında eğitmek olmalıdır.

The goal of the center should be to train young people from other countries within a specific time period.

Gerçeğin kurguya kıyasla yabancı olmasında şaşılacak bir şey yok. Kurgu mantıklı olmalıdır.

It's no wonder that truth is stranger than fiction. Fiction has to make sense.

Biletler kişi başı 30 $'dır ve pazartesi gününe kadar satın alınmış olmalıdır.

Tickets are $30 per person and must be purchased by Monday.

Plan, aktif vatandaşlık hakkında çok konuşuyor. Ama aktif ve tatbiki bir vatandaşlık olmalıdır.

The plan talks a lot about active citizenship. But it must be active and engaged citizenship.

Akıllı bir okuyucu, anonim kaynaklar dahil, okudukları her şeyi tartmak için istekli olmalıdır.

An astute reader should be willing to weigh everything they read, including anonymous sources.

Prensip olarak, her araç için bir park yeri olmalıdır. Uygulamada, bu doğru değildir.

In principle, there should be a parking place for every car. In practice, this is not true.

Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır.

From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.

Esperanto yerli dillerin yerini almamalı, daha ziyade sadece herkes için ikinci bir dil olmalıdır.

Esperanto shouldn't replace native languages, but rather just become the second language for everybody.

İnsanlar normal de olsalar; siyah, kahverengi veya sarı ırktan da olsalar hepsi aynı haklara sahip olmalıdır.

No matter if black, brown, yellow or normal, all people should have the same rights.

Kahve bir kızın ilk buluşmasındaki öpücük kadar sıcak, o gece kızın kucağı kadar yumuşak ve annesinin kızı bulduğu zaman ettiği küfürler kadar siyah olmalıdır.

The coffee has got to be as hot as a girl's kiss on the first date, as sweet as those nights in her arms, and as dark as the curse of her mother when she finds out.

- İngilizce bir cümlenin ilk sözcüğü büyük harfli olmalıdır.
- İngilizce bir cümlenin ilk sözcüğü büyük harfle başlamalıdır.
- İngilizce bir cümledeki ilk sözcüğün büyük harfle başlaması gerekir.

The first word of an English sentence should be capitalized.