Translation of "Martin" in English

Martin Francesca kadar uzun.

Martin is as tall as Francesca.

Martin çok yorgun görünüyordu, değil mi?

Martin seemed very tired, didn't he?

Acele et, Martin. Zaten geç kaldık!

Hurry up, Martin. We're already late!

Martin Scorsese benim en sevdiğim yönetmendir.

Martin Scorsese is my favorite film director.

Tom Martin 35 yıllık ıstakoz avcısı.

Tom Martin has been a lobsterman for 35 years.

Martin Luther isimli malum bir teoloji profesörü

when a certain professor of theology named Martin Luther

Martin Luther King hayatını adalet arayarak geçirdi.

Martin Luther King spent his life seeking justice.

Martin Luther King siyah bir papazın oğluydu.

Martin Luther King, Jr., was the son of a black minister.

Ve ben Martin Luther King Jr.'ın kızıyım.

and I'm the daughter of Martin Luther King Jr.,

2005'te, Martin Seligmen ve arkadaşları bir deney yaptı.

So in 2005, Martin Seligman and colleagues conducted an experiment.

Genç Martin Atlanta, Georgia'da oldukça sakin bir çocukluk geçirdi.

Young Martin spent a fairly quiet childhood in Atlanta, Georgia.

Martin Luther King 1964 yılında Nobel Barış Ödülü'nü kazandı.

In 1964, Rev. King won the Nobel Peace Prize.

Martin Luther King, Jr ve onun destekçileri tehdit edildi.

Rev. King and his supporters were threatened.

Psikoloji profesörü Martin Seligman 2011 basımlı Flourish adlı kitabında

Professor of Psychology Martin Seligman in his 2011 book: Flourish,

Martin Luther King, Nisan ayında, Bobby Kennedy ise Haziran ayında öldürüldü.

Martin Luther King was assassinated in April, and Bobby Kennedy in June.

Bir barış adamı olan Martin Luther King Jr, bir suikastçinin mermisiyle öldürüldü.

Martin Luther King, Jr., a man of peace, was killed by an assassin's bullet.

Ancak, grev huzurlu olmamıştı ve Aziz Martin Luther King, Jr her iki taraftan sabırlı ve sakin olmasını rica etti.

The strike had not been peaceful, however, and Rev. Martin Luther King, Jr. begged both sides to be patient and calm.