Translation of "Avcısı" in English

Tom bir kadın avcısı.

- Tom is a womanizer.
- Tom is a wolf.
- Tom is a philanderer.
- Tom's a philanderer.

O bir hayalet avcısı.

He's a ghost hunter.

O bir vampir avcısı.

She's a vampire hunter.

Bir istiridye avcısı nedir?

What is an oyster shooter?

Bu, çetenin en hünerli avcısı.

This is the gang's most accomplished hunter.

Bir fırtına avcısı olmak istiyorum.

I want to be a storm chaser.

Yani hepsi ölümcül birer ahtapot avcısı.

So they are deadly little octopus predators.

Tom Martin 35 yıllık ıstakoz avcısı.

Tom Martin has been a lobsterman for 35 years.

- Tom'un bir ödül avcısı olduğundan emin misin?
- Tom'un bir kelle avcısı olduğundan emin misin?

Are you sure Tom is a bounty hunter?

Kiskadee sinek avcısı kuşun sesini taklit ederler.

It mimics the sound of the kiskadee flycatcher.

Tom Mary'nin iyi bir kelle avcısı olacağını söyledi.

- Tom thought that Mary would make a good bounty hunter.
- Tom thought Mary would make a good bounty hunter.

Tom her zaman bir kelle avcısı olmayı hayal etti.

Tom always dreamed of becoming a bounty hunter.

Bir gece avcısı olan ölümcül engerek, en büyük tahribatı güneş battıktan sonra yapıyor.

A night stalker, it’s when the sun sets that this deadly viper does the most damage.

Ebeveynlerim kız arkadaşımı sevmiyor. Onlar onun bir zengin koca avcısı kadın olduğunu söylüyor.

My parents don't like my girlfriend. They say that she's a gold digger.

Tom Mary'nin zengin koca avcısı olduğunu fark ettiğinde üzgündü ve Mary Tom'un fakir olduğunu fark ettiğinde üzgündü.

Tom was sad when he discovered that Mary was a gold digger and Mary was sad when she discovered that Tom was poor.