Translation of "Kurulmuş" in English

Montaj hatları gibi kurulmuş hastaneler gördük.

out of the hospital as soon as possible.

Budizm Hintli Şakyamuni tarafından kurulmuş bir dindir.

Buddhism is a religion founded by the Indian Shakyamuni.

Boston şehir merkezinde kurulmuş bir ofisimiz var.

We have an office located in downtown Boston.

Birbiri üzerine kurulmuş düşünce akışı ve sembollerden oluşuyordu.

and a flow of ideas and symbols that built on each other

Herkeste kurulmuş olan Zoom artık teker teker kaldırılmaya başlandı

Zoom installed for everyone now started to be removed one by one

Böyle olmamasının sebebi Türkiye'nin bir otoriter tarafından kurulmuş olması.

Mostly because Turkey was built by an authoritarian...

Bu ülke, özgürlük, eşitlik ve kardeşlik ilkeleri üzerine kurulmuş.

This country is founded upon the principles of freedom, equality and fraternity.

ABD şirketlerinin yüzde 38'i kadınlar tarafından kurulmuş olmasına rağmen

Although women found 38 percent of US companies,

Tanrı kavramı, varoluşumuz hakkındaki bilgisizliğimizi bastırmak için kurulmuş bir hayaldir.

The concept of God is a fantasy, created to placate our ignorance about our own existence.

GroBer Tiergarten ya da Tiergarten Berlin'in ortasına kurulmuş büyük bir kamu parkıdır.

The Großer Tiergarten or Tiergarten is a large public park located in the middle of Berlin.