Translation of "Konuşmamasını" in English

0.003 sec.

Examples of using "Konuşmamasını" in a sentence and their english translations:

Öğretmen Mary'ye konuşmamasını söyledi.

The teacher told Mary to hold her tongue.

Tom'a kimseyle konuşmamasını söyle.

Tell Tom not to talk to anyone.

Ona herkesle konuşmamasını söyle.

Tell him not to talk to anyone.

Tom'a Mary'yle konuşmamasını söyle.

Tell Tom not to talk to Mary.

Tom'a yüksek sesle konuşmamasını söyledim.

I told Tom not to talk so loudly.

Tom'a Mary ile konuşmamasını söyledim.

I told Tom not to talk to Mary.

Tom oğluna ağzı doluyken konuşmamasını söyledi.

Tom told his son not to speak with his mouth full.

Tom'a benimle konuşmamasını söyledin, değil mi?

You told Tom not to talk to me, didn't you?

Tom Mary'ye John ile konuşmamasını söyledi.

Tom told Mary not to talk to John.

Tom'un annesi ona dolu ağızla konuşmamasını söyledi.

Tom's mother told him not to talk with his mouth full.

Bayan Gray çocuğa kendisi konuşurken konuşmamasını söyledi.

Miss Gray told the boy to hold his tongue while she was speaking.

Tom'a Mary ile artık konuşmamasını tavsiye etmeliydim.

- I should've advised Tom to not talk to Mary anymore.
- I should have advised Tom to not talk to Mary anymore.

Tom'a artık Mary ile konuşmamasını tavsiye ettim.

I advised Tom to not talk to Mary anymore.