Translation of "Kıracağım" in English

0.007 sec.

Examples of using "Kıracağım" in a sentence and their english translations:

- Olursa dişimi kıracağım.
- Asla olmaz.

That'll be the day.

Eğer partim seçimi kazanmazsa, dişimi kıracağım.

I'll eat my hat if my candidate does not win the election.

Bana bilmek istediğimi söyle ya da kolunu kıracağım.

Tell me what I want to know or I'll break your arm.

- Benim takımım seninkine karşı şans eseri yenilirse dişimi kıracağım.
- Benim takımım sizinkine karşı şans eseri yenilirse dişimi kıracağım.

I'll eat my hat if, by some chance, my team loses to yours.

Benim takımım seninkine karşı şans eseri yenilirse dişimi kıracağım.

I'll eat my hat if, by some chance, my team loses to yours.

Kendimi evimin dışında kilitledim, bu yüzden içeri girmek için pencereyi kıracağım.

I've locked myself out of my house, so I'm going to break a window to get in.