Translation of "Köylülerin" in English

0.002 sec.

Examples of using "Köylülerin" in a sentence and their english translations:

- Köylülerin çevrede yaptığı tartışma oldukça canlıydı.
- Köylülerin çevre üzerine yaptıkları tartışma oldukça hararetliydi.

The discussion the villagers had on the environment was quite lively.

Yeni köprü köylülerin kasabaya gitmesini kolaylaştırdı.

The new bridge made it easy for the villagers to go to town.

- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğu cahildir.

Most of the peasants living in this godforsaken village are illiterate.

Köylülerin her gelene karşı bir önyargısı vardı.

The villagers had a bias against any newcomer.

Zalim diktatör tarafından masum köylülerin öldürülmesi emredildi.

The killing of the innocent villagers was ordered by the evil dictator.

Ben defalarca köylülerin ölmeme izin vermesini istedim.

I asked the villagers many times to let me die.

Köylülerin durumu birçok yönden on yıl öncesine göre daha iyi.

The situation of the villagers is better than ten years ago in many ways.

- Bu kahrolası köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.
- Bu kasvetli köyde yaşayan köylülerin çoğunluğu ne okuyabiliyor ne de yazabiliyor.

The majority of the peasants living in this godforsaken village cannot read nor write.